AMERİKA BÜLTENİ (8 Kasım 2012)
Salı gecesinde Başkanlık ve Kongre seçimlerinin hengamesinde özel bir referandum hiç dikkat çekmedi. ‘ABD Bağlı Bölgesi (U.S. Territory) Porto Riko, ‘eyalete’ dönüşümü referandumu yaptı ve çoğunluk ‘eyalete dönüşme yönünde’ oy kullandı. Peki bundan sonra Porto Riko hükümeti ve ABD devleti için atılacak adımlar neler? Porto Riko, bu referandumla 51’nci eyalet olabilir mi gerçekten? İşte bilmeniz gerekenler:
Öncelikle nedir bu ‘U.S. Territory (ABD Bağlı Bölge)’ statüsü?
ABD’ye bağlı ancak eyalet statüsünde olmayan topraklar, sular, adalar ve bütün ABD gemileridir. Bunlardan biri olan Porto Riko’da halk ABD vatandaşı sayılır. Ancak ABD başkanlık seçiminde Porto Riko’nun ‘elektoral oy’u yoktur. ABD Temsilciler Meclisi’nde de ‘”Resident Commissioner” denen bir sandalyeleri vardır ( halen Demokrat Partili Pedro Pierluisi) ancak bu temsilcinin Kongre’de oy hakkı yoktur.
Ne zaman bu statüs başladı?
ABD-İspanyol savaşında adayı ele geçiren ABD, bundan yaklaşık 20 yıl sonra 1917 yılında Porto Rikolulara ABD vatandaşlığı verdi. O zamandan beri ‘eyalet olabilmek için’ 1967, 1993 ve 1998 yıllarında 3 defa referandum yapıldı ancak üçünde de Porto Rikolular eyalet olmak istememişti.
Salı akşamı Porto Riko’da ne oldu?
İki parçalı bir referandum yapıldı. İlk parçasında Porto Rikoluların yüzde 53’ü ABD ile 114 yıldır devam eden mevcut statülerini artık sürdürmek istemediklerini belirtti. Referandumun ikinci parçasında, mevcut statü istenmediği taktirde sunulan alteratifler arasında ise halkın yüzde 65’i ‘eyalet’ olmayı, yüzde 31’i ‘egemen özerk bölge’ olmayı, yüzde 4 ise ‘tam bağımsızlığı’ istedi.
Bu sonuçla Porto Riko eyalet olma yoluna mı girdi?
Otomatik olarak hayır. Öncelikle hem ABD Senatosu’nun hem de ABD Temsilciler Meclisi’nin üçte iki çoğunlukla bu kararı onaylaması gerek. Başkan Obama, Porto Riko’ya eyalet statüsüne açık olacağını deklare etmiş olmasına rağmen, Salı günkü referandumun Beyaz Saray’ı bu konuda aktif girişimde bulunmaya ikna edip etmediği henüz belli değil.
Bu yolda başka sıkıntılar var mı?
Birkaç engel daha var. En başta dil sorunu. Muhtemelen ABD Kongresi eyaletlik verecekse, İngilizce’nin kucaklanması şartıyla yaklaşacaktır. Ana dilleri İspanyolca olan Porto Rikoluların yüzde 85’i ise nerdeyse ya hiç ya da çok az İngilizce konuşabiliyor. İkinci olarak, ABD Kongresi, ciddi ekonomik krizde olan Porto Riko’yu ABD’nin sıkıntılı ekonomisine ciddi bir yük olarak görebilir. Üçünü olarak Porto Riko’da referandumun yapıldığı akşam meydana gelen bir başka değişiklik de ‘eyalet olma’ sürecini sıkıntıya sokabilir. Porto Riko’nun tam eyalet olmasından yana olan valisi Luis Fortuno, Salı akşamı yapılan seçimde koltuğunu, Porto Riko’nun mevcut statüsünü sürdürmesinden yana olan Alejandro Garcia Padilla’ya kaptırdı.