Skip to content
Menu

Türk gazetecinin Clinton’a sorusu, ABD gündeminde: ‘Erkek olsaydınız…’

hillary_clinton

AMERİKA BÜLTENİ (11 Mart 2015)

Hillary Clinton’ın çok uzun bir aradan sonra düzenlediği ilk basın toplantısına bir Türk gazetecinin sorusu damga vurdu. Obama’dan sonrası için Demokrat partinin aday adayları içinde adı en fazla geçen isim olan eski First Lady ve eski Dışişleri Bakanı’nın uzun bir aradan sonra gazetecilerin sorularını cevaplayacak olması, Amerikan medyasının toplantıya olağanüstü bir ilgi göstermesine sebep olmuştu.

Kahraman Halisçelik, yaklaşık 15 yıldır New York'ta gazetecilik yapıyor.
Kahraman Halisçelik, yaklaşık 15 yıldır New York’ta gazetecilik yapıyor.

Hillary Clinton’a ilk soru için söz hakkı, yıllardır Birlemiş Milletler’de ve New York’ta gazetecilik yapan Kahraman Halisçelik’e verildi. Halisçelik’in, BM’ye kadın konulu bir toplantı için gelmiş eski Dışişleri Bakanına günlerdir ABD iç politikasını meşgul eden ‘e-mail skandalı’nı sorması ABD medyasında yankı buldu.

Hillary Clinton’un Dışişleri Bakanlığı döneminde bakanlıkça açılan resmi hesabı yerine kişisel hesabından da bakanlık işleri konusunda bilgi alışverişinde bulunduğunun ortaya çıkması, muhaliflerince, başkan aday adayının, federal yasaları çiğneyip çiğnemediği tartışması yürütülmesine neden olmuştu.

İlk soruyu sorma hakkı verilen Kahraman Halisçelik, önce Clinton’a Birleşmiş Milletler Muhabirleri Derneği adına teşekkür ederek, ‘sizi burada yeniden görmek harika’ diyerek giriş yaptı ve iki soru sordu:

‘’Sayın Bakan, neden aynı anda iki ayrı iletişim cihazı kullanma seçeneğini tercih etmediniz? İkinci sorum, eğer kadın değil de bir erkek politikacı olsaydınız, bu gürültü yine kopar mıydı?’’

Hillary Clinton, gündeme damga vuran ikinci soruyu, ‘’bence buna başkaları cevap versin’’ diyerek geçiştirdi ve ilk soruya da, ‘’Dışişleri Bakanlığı’nın da izin verdiği kişisel email’imi kullanmayı tercih ettim. Çünkü iş ve kişisel e-mail’lerim için tek cihaz taşımayı daha kullanışlı buldum’’ yanıtı verdi.

Kahraman Halisçelik’in sorusu daha toplantı devam ederken, önce sosyal medyada ardından Amerikan medyasında gündem oldu. Soruyu beğenmeyenler de oldu, sorunun sipariş olduğunu iddia eden komplocular da…

Bazı medya çevreleri ise, 2016’nın en güçlü başkan aday adayına, uzun bir aradan sonra düzenlediği ilk basın toplantısında açılış sorusunu neden bir Amerikan medya kurumu temsilcisinin sormadığı üzerinde durdu. Bu sorunun peşine düşen Washington Post gazetesi, BM Muhabirleri Derneği başkanı İtalyan gazeteci Giampaolo Pioli’ye ulaştı. Orta Afrika Cumhuriyeti’nde olduğu için toplantıya katılamayan Pioli, toplantı Birleşmiş Milletler Muhabirleri Derneği’nde(UNCA) düzenlendiği için gelenek gereği, toplantıyı açış sorusu sorma onurunun başkan adına başkan yardımcısınca kullanıldığını söyledi. Gazete, Türk gazeteci Kahraman Halisçelik’in, UNCA başkan yardımcısı olduğu için, protokol gereği, toplantıyı açma ve ilk soruyu sorma hakkına sahip olduğuna dikkat çekerek, bunda yadırganacak bir durum olmadığına işaret etti.

ABD’nin bazı ünlü politik muhabirleri ise, sorudan çok basın toplantısı için seçilen yeri eleştirdi. Clinton’un basın toplantısı için New York’ta BM’yi seçmesini tenkit eden yorumcular, bunun Amerikalı gazetecilerden bir kaçış çabası olup olmadığını sorguluyor.

 

 

Gazeteci Kahraman Halisçelik ise, sosyal medya hesabından, sorusunun, Amerikan medyasında bu derece gürültüye neden olmasının şaşkınlığını yaşadığını dile getirdi. Ancak, sorunun bu derece büyük yankı yapmasının anlaşılır bir nedeni var. Bugünlerde 2016 adaylığı için her iki partide de büyük bir yarış derinden derine başlamış durumda. Bundan dolayı da potansiyel adayların her sözü, her hareketi Amerikan medyasının büyük takibi altında.