Skip to content
Menu

Suçsuz yere mahkum olan 4 siyahın masumiyeti 70 yıl sonra resmen kabul edildi

Florida Eyalet Kütüphanesi arşivindeki bu tarihsiz fotoğrafta, Lake County Şerifi Willis McCall (en sol), suçsuz yere hayatları karartılan dört siyahi gençten (soldan sağa) Walter Irvin, Samuel Shepherd ve Charles Greenlee polis sorgusunda görülüyor.

AMERİKA BÜLTENİ (12 Ocak 2019)

Florida Valisi Ron DeSantis başkanlığında toplanan eyalet kabinesi, 1949 yılında bir beyaz kadına tecavüz ettikleri iddiasının kurbanı olan 4 siyahın suçsuzluğunu 70 yıl sonra resmen kabul etti. Masum olduklarına kimseyi inanadıramayan siyah gençlerden biri öldürülmüş diğer üçü ise hapse mahkum edilmişti. Hapse atılanlardan ikisi de sonradan öldürülmüştü. Gerçekte bir tecavüz vakası yaşanmadığı yıllar sonra anlaşılmıştı. 1949 davası günümüzde artık ırkçı yargılamanın en acıtıcı örneklerinden biri olarak görülüyor. 

Groveland Dörtlüsü diye anılan dört siyahın trajedisi 1949 yılında o günlerde 17 yaşında olan bir beyaz kızın, bu gençlerin kendisine tecavüz ettiklerini iddia etmesiyle başladı. Öfkeli kitlenin ve güvenlik güçlerinin meydan dayağına uğrayan gençlerden Ernest Thomas kaçarken, yakalanan Charles Greenlee, Walter Irvin ve Samuel Shepherd, tamamı beyazlardan oluşan jüri tarafından suçlu bulunarak hapse mahkum edildi. 

Firari Ernest Thomas’ın yakalanması için 1000 kişiden oluşan öfkeli bir beyaz grup oluşturuldu. Earnest, bir ağacın altında uyurken görüldüğünde 400’den fazla kurşunla öldürüldü. Ancak bu da öfkeli beyaz çeteleri yatıştırmaya yetmedi. Siyahların yaşadıkları mahalleler ateşe verildi. Siyahların yaşadıkları evler kurşunlandı. Olayların yatışması günler sürdü. 

Çılgınlık, sonradan ABD Yüksek Mahkemesinin ilk siyah üyesi de olacak yargıç Thurgood Marshall’ın dosyaları incelemesine kadar sürdü. Suçlamaların temelsiz olduğunu gören Marshall’ın mücadelesi sonunda ABD Yüksek Mahkemesi 1951’de davanın yeniden görülmesine karar verdi. 

Ancak yargılamanın başlamasına günler kala, Lake County Şerifi Willis McCall, mahkumlardan Irvin ve Shepherd’ın başka bir hapishaneye nakledilirken kaçma girişiminde bulundukları gerekçesiyle silahla vurulduğunu açıkladı. Elleri kelepçeli oldukları halde kaçmaya çalıştıkları iddia edilen Sepherd öldürülken, boynundan vurulan Irvin, olay yerine gelen ambulans, siyah olduğu için kendisini hastaneye taşımayı reddetmesine rağmen yaşadı. Duruşmada, eski FBI görevlisi, savcılığın delil uydurduğunu itiraf etmesine rağmen bir kez daha mahkum edildi. 

Irvin 1968’de sessiz sedasız erken tahliye ile salıverildi. Ancak salıverildikten bir kaç ay sonra arabasında ölü halde bulundu. Dördüncü genç Grenlee ise 1960’da erken tahliye kararı ile salıverildi ve 2012 yılında doğal nedenlerle ölünceye kadar yaşadı. 

Florida Kongresi de 2017 yılında, dört gencin ailesinden Florida eyaleti adına özür dilenmesi kararı almıştı. 

Florida kabinesinin önceki günkü toplanstısında bu kez dört siyahın yakınlarının gözyaşı vardı. Ancak aile üyelerinin çoğunluğu, o tarihte 17 yaşında bir çocuk olan kadına karşı bir öfke içinde olmadıklarını da bir kez daha belirttiler. 

Siyahlardan birinin kızı olan Carol Grenlee, ‘’Bu girişimimizde iki hedefimiz vardı; Dünyanın gerçeği bilmesini istiyoruz. Benim babam bir tecavüzcü değildi. İkincisi de soyadımıza sürülen bu lekenin sonraki kuşaklar için aklanmasını istiyorduk.” 

Ailelerin tek beklentisi, soruşturma ve yargılamayı yapanların şahsen veya ismen yargılanmaları…

Bütün trajedinin kaynağı olan 87 yaşındaki kadın da tekerlekli sandalye ile toplantıda hazır bulundu ve bir kez daha, ‘tecavüz’ iddiasını uydurduğunu itiraf etti.  

Dört siyahtan birinin kardeşi olan Wade adlı kişi, kadına hitaben şu konuşmayı yaptı: 

‘’Bizim anne babalarımız sürekli bize nefret yerine sevgiyi tercih etmemizi öğütlediler. Eğer bu sabah bunu söyleme yetkim varsa bu hanımefendiye, Grenlee ailesinin kendisini çok uzun yıllar önce affettiğini söylemek isterim. Ona karşı hiçbir nefretimiz yok. Çünkü biz bir terbiye ile büyütüldük.’’ 

AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan ve Facebook‘tan takip edebilirsiniz