Skip to content
Menu

‘Contagion’ filminin senaryosu birgün gerçek olur mu?

AMERİKA BÜLTENİ (8 Eylül 2011) Steven Soderbergh’in ABD’de Cuma günü gösterime giren ‘Contagion’ adlı gerilim filmi, dünyada hızla yayılıp bütün insanoğlunu tehdit eden bir hastalığı ürpertici şekilde tasvir ediyor. Filmin, film boyutunu aşan bir gerçekçilik taşıması, ‘birgün bu flmde yaşananlar gerçek olur mu?’ korkulu sorusunu gündeme taşıyor. Filme gidecekleri oldukça gerilimli sahneler bekliyor. Ancak birçok uzmana göre birgün böyle bir bulaşıcı hastalığın bu hızda dünyaya yayılması mümkün.

Filmde ne tür bir hastalık tasvir ediliyor?

Contagion filminin tasvir ettiği virüs, 1990’ların sonunda Malezyalı çiftçileri tehdit eden Nipah virüsünün gelişiminden ilham alıyor. Contagion’da virüs önce yarasalarda ortaya çıkıyor ve domuzlara bulaşıyor. Derken Çin’in Macau şehrinde bir aşçıya ve onunla kontak kuran birkaç şanssız kişiye daha: Macau’da iş için bulunan bir Amerikalı iş kadını, Hong Kong’lu bir garson ve Japon pazarlamacı… Hasta edip öldürüyor. Ancak bu kişiler ölmeden önce birilerine de bulaştırıyor. Uluslararası kuruluşlar ve uzmanlar virüsü tanımlamakta güçlük çekiyor. Virüsün haberi de kendisi kadar hızla dünyaya yayılıyor ve küresel bir salgın küresel bir salgınla başbaşa dünyayı karıştırıyor. New York Times’a yaptığı açıklamada Soderbergh, klasik bulaşma hikayelerinden kaçınmaya çalıştıklarını ve küreselleşen dünyada virüslerin ne kadar hızlı ve farklı yollardan yayılabileceğini, rahatsız edici de olsa göstermeye çalıştıklarını ifade ediyor.

Filmdeki virüsün gerçekçi olması nasıl sağlandı?

Soderbergh, Columbia Üniversitesi salgın hastalıklar uzmanı Dr. Ian Lipkin başkanlığında bir bilimadamı grubunu kiralayarak, filmine sağlam bilimsel temeller hazırladı. Örneğin, Dr Lipkin, filmde virüs bulaşan aktrist Gwyneth Paltrow’a kriz sahnelerinde nasıl gerçekçi kriz geçirebileceğini öğretti. Filmde iki uzmanı canlandıran Kate Winslet ve Jennifer Ehle’e laboratuvar sahnelerinde aletleri nasıl gerçekçi şekilde tutmaları, kullanmaları gerektiğini gösterdi. Yine filmin gerçekçiliğini tehdit ettiğini düşündüğü diyaogları filmden çıkarttırdı. Filmin birçok sahnesi, Atlanta’daki ABD Salgın Hastalıkla Mücadele Merkezinde (Centers for Disease Control) çekildi.

Contagion’daki gibi bir salgın bugün gerçekleşebilir mi?

Muhtemelen. Ormanların alanının her geçen gün azalması ve özellikle virüs torbası gibi olan kemirgenlerden daha çok hayvan ile daha çok insanın bir arada yaşamaya başlamasıyla, toplumlar, filmdeki gibi virüslere her zamankinden daha açık hedef konumunda. Dr. Lipkin, Mother Nature Network’e yaptığı açıklamada, ölümcül virüslerin yüzde 75’inin hayvanlardan insane bulaştığına dikkat çekiyor. ABC News’e konuşan biyoistatistikçi Ira Longini ise, korku ve umudu beraber dile getiriyor: ‘’Contagion filmindeki senaryo er ya da geç gerçek olacak. Ancak biz insanlar da artık böyle bir duruma karşı tamamen çaresiz değiliz’’