Skip to content
Menu

46 yıl önce bugün Ay’a ayak basıldı. Peki işler planlandığı gibi gitmeseydi…

bootprint-ay-ayak-izi

AMERİKA BÜLTENİ (20 Temmuz 2015)

20 Temmuz 1969 günü Amerikalı astronot Neil Armstrong, Ay’a ayak basan ilk insan olarak tarihe geçti. Apollo 11 uzay aracı ile üç kişilik ekip ile Ay’a ulaşan Armstrong, arkadaşı Edvin ‘Buzz’ Aldrin ile birlikte bindiği Ay modülü ile Ay’ın yüzeyine indi. Ekibin üçüncü astronotu Michael Collins ise Apollo 11’in kumanda pilotluğunda kaldı. İnsanı Ay’a taşıyan Apollo projesinde yaklaşık 400 bin mühendis, teknisyen ve bilim insanı çalıştı. Program NASA’ya 24 milyar dolara (bugünün parasıyla 100 milyar dolara) mal oldu.

46 yıl önce bugün Ay yüzeyine inen araçtan çıkan Armstrong’un Ay’a ilk adımını basmadan önce söylediği ‘bir insan için küçük, insanlık için dev bir adım’ sözünü canlı yayında yaklaşık bir milyar insan seyretti. Daha sonra Buzz Aldrin de modülden inerek arkadaşına katıldı ve ikilinin Ay’a diktikleri Amerikan bayrağı ile çektirdikleri ünlü fotoğraf ortaya çıktı. Ay yüzeyinden parçalar alan ve bazı bilimsel deneyler yapan ikili, Ay’a ‘Dünya gezegeninden insanlar Ay’a ilk kez burada ayak bastı. M.S. 1969 Temmuz ayı. Bütün insanlık adına barış için geldik’’ yazılı bir de plaket bıraktılar.

Üç astronot 4 gün sonra 24 Temmuz 1969 günü Pasifik Okyanusu’na paraşütle inen modülle dünyaya döndüler.

Peki ya işler planlandığı gibi gitmeseydi ne olacaktı?

Ay modülü ile Ay’a inen iki astronot uzay aracına geri dönmeyi başaramaması halinde Ay’da ölüme terkedileceklerdi. NASA’nın iki astronot ile iletişimini kesmesinden hemen önce ABD Başkanı Richard Nixon’ın bir veda konuşması yapması planlandı. Kamuoyundan gizli hazırlanan B Planına göre Nixon, önce her iki astronotun, dul kalacak eşlerini bizzat arayarak sabır ve taziye dileğinde bulunacaktı. Ardından canlı yayında iki astronota ve insanlığa bir hitapta bulunacaktı. Ardından NASA iletişimini kesecek ve iki astronot ‘ruhlarını derinlerin en derinine göndermeyi’ sembolize etmesi için denize defnedilecekti.

Başkan Nixon’un B Planı konuşmasını, 79 yaşında öldüğü 2009 yılına kadar New York Times’ta köşe yazarlığı yapan William Safire hazırlamıştı. Safire, 1978 yılında New York Times’ta yayınlanan ve bu ‘alternatif’ konuşmanın da yer aldığı denemesiyle Pulitzer Ödülü kazanacaktı.

Safire’in 18 Temmuz 1969 günü ABD Başkanlığına yolladığı ve astronotların dönmeyi başarmasıyla ihtiyaç kalmayan B planı konuşması şöyleydi:

Kader, barış amacıyla Ay’da keşif yapmaya giden kişilerin burada sonsuzluğa yatması hükmünü verdi. Bu iki yiğit adam, Neil Armstrong ve Edvin Aldrin, işler planlandığı gibi gitmezse kurtulmaları ümidi olmadığını biliyorlardı. Ama bu adanmışlıklarında insanlık için ümit olduğunu da biliyorlardı. Bu iki insan, hayatlarını insan soyunun en soylu amacı, ‘gerçeği aramak ve anlamak’ için feda ettiler. Arkalarından aileleri ve arkadaşları yas tutacak, ulusumuz yas tutacak, dünyanın bütün insanları yas tutacak. İki evladını bilinmezliğe göndermeye cüret eden Dünya anamız da yas tutacak.

Bu iki adam keşifleriyle dünyadaki bütün insanları aynı duyguda birleştirdiler. Kendilerini feda etmeleriyle insanlığın kardeşliğini daha da pekiştirdiler.

Antik çağlarda insanlar gökyüzüne yıldızlara baktıklarında takım yıldızlarında kendi kahramanlarını görüyorlardı. Bu modern çağda biz de artık aynısını görüyoruz. Ama bizim destan kahramanlarımız mitolojik değil kanlı canlı.

Bu iki kahramanı başkaları da takip edecek ve onlar eve sağ salim dönüşün de yolunu muhakkak bulacaklardır. İnsanın arayışı nihayete ermez. Ama bu iki insan öncü oldular. Kalbimizde en özel yere sahip olacaklar.

Artık geceleri Ay’a bakan her insan bilecek ki, bir başka gök cisminin bir köşesinde de insan var. Sonsuza kadar…