Skip to content
Menu

Yeni başlayanlar için dünden bugüne Hollanda

AMERİKA BÜLTENİ (17 Mart 2017)

Hollanda, hem Türkiye ile yaşadığı kriz hem de Avrupa’da aşırı sağın geldiği noktayı test eden son parlamento seçimleri ile son günlerde dünya medyasının gündeminde yer alan bir ülke.

Peki Hollanda nasıl bir ülke? Hollandalılar kimdir? Nasıl bir geçmişten geliyor? Günümüzdeki manzarası ne? İşte yeni başlayanlar için dünden bugüne özet bir Hollanda profili:

Hollanda’nın Portakal ile ilgisi ne?

Roma İmparatorluğu zamanındaki batı garnizonlarından birinin adı ‘Portus Cale (Portus Kali)’ydi. Sonradan Portugale’ye ve nihayet Portugal’a dönüştü. 15’nci yüzyıldan itibaren Portekiz, coğrafi keşiflerde ve kolonizasyonda en öncü ülkelerden biri oldu. ‘Portekiz’i değil Hollanda’yı sormuştuk’ diyeceksiniz, haklısınız, oraya geliyoruz…

15’nci yüzyıl güney Avrupasının ticaretini kontrol eden Portekizli tüccarların Avrupa’ya tanıttıkları meyvelerden biri ‘naranj’dı. Bu meyvenin isminin kökeni Sanksritçe ‘naranga’ya dayanıyor. Avrupa dillerine ise Arapça ‘naranj’ şeklinde söylenişinden geçti. Fransızcanın telaffuz özelliklerinden dolayı başındaki ‘n’ sesi zamanla düştü ve Fransızca ‘’pomme d’orenge’’ dendi bu meyveye. İngilizce’de ‘orange’ denmesi de bundan dolayı.

Portakalı Portekizli tüccarlardan alan birçok doğu Akdeniz dili gibi Türkçe’de de bu meyveye, satıcılarından dolayı epey bir süre ‘Portugal Narenciyesi’ dendi. Zamanla ‘narenciye’ düştü ve geriye ülkenin adı ‘portakal’ kaldı. Bugün bile Arnavutlar ve Yunanlılar ‘portokali’, Bulgarlar ve Makedonlar ‘portokal’, İranlılar ‘portegal’, Araplar ‘bordoqal’ ve hatta bazı İtalyan lehçeleri ‘portogallo’ diyor. Batı Avrupa dilleri, narenciye veya turunç anlamında ‘orange’ diyor. Hollanda ve bazı İskandinav ülkeleri ise bu uzak Asya kökenli meyveye ‘Çin elması’ anlamında ‘applesien’ ‘applesin’ gibi isimler veriyor. Yani Portakalın anavatanı zaten Avrupa değil ama illaki bir Avrupa ülkesi ile özdeşleştireceksek Portekiz (Portugal) buna daha çok uyar. Hollanda ile özdeşleşmiş ve resmiyette kullanılan sembolleri, lale, yeldeğirmeni, Hollanda aslanı, bir tür kaşar olan gouda peyniri ve Hollanda takunyası (clogs)

Portakal ile Hollanda’nın hiçbir özel bağı yoksa biz neden bu ülkeye öfkelenince portakal kesiyoruz?

Spor basınımızın, Hollanda milli takımını, forma renginden dolayı ‘portakallar’ diye anmasından. Bu İngilizce ve Fransızcada meyve ile turuncu renginin aynı isme sahip olmasından kaynaklanan bir tercüme hatası. Aslında bu renge de ‘orange’ denmesi de meyveden dolayıdır. Renk meyveden aldı adını. Yoksa, meyveden önce Avrupa’da bu renge ‘sarıkırmızı’ deniyordu.

Hollanda milli futbol takımının renginin kaynağı olan turuncu, Hollanda hanedanının sembolik rengi. House of Orange (Turuncu Hanedanlığı), 16 ve 17’nci yüzyıl Avrupasının en etkili hanedanlıklarından biri. 1100’lü yıllarda güney Fransa’da Turuncu Prenslik adıyla bir feodal beylik olarak oluşmuş. Ancak ‘Orange’ prensliğinin adının kaynağı da aslında ne turuncu ne de portakal. Kurulduğu bölgedeki şehir adını Kelt su tanrısı Arausio’dan alıyordu. Ve şehrin adının telaffuzu zamanla ‘aranj’a benzeyince, prenslikte kendisine aile rengi olarak turuncuyu seçti. Bu beylik, 16’ncı yüzyıl ortalarında başlayan 80 Yıl Savaşında bölgedeki İspanyol hükümranlığına son veren Protestan isyanın öncülüğünü yapınca Dutch Birliğinin de sancak gücü gibi oldu. Prensliğin bayrak rengi olan turuncu, protestanlıkla özdeşleşti. Örneğin bugün Kuzey İrlanda’da bile protestan İrlandalılar sembol olarak turuncu rengini kullanıyor.

Şimdi ağır çekimde bir daha izleyelim; Portekizliler, ana vatanı Güneydoğu Asya olan bir meyveye, Arapça ‘naranj’ kökenli ‘laranja’ diyor. Biz bu meyveye Portekiz’in ülke adı ile ‘portakal’ diyoruz. Hollandalılar ‘Çin elması’ diyor. Ve biz bu meyveyi Hollanda’nın resmi sembolü sanıp portakal sıkıyoruz. Yani ki biraz karışıklık sözkonusu.

Dutch ve Deutchs arasındaki fark nedir?

Hollandalılar kendilerine ve dillerine “Dutch” diyor. Almanlar da kendilerine ve dillerine ‘Deutchs’ diyor. Zaten ‘Dutch’ sözcüğünün de kökeni Almanların dilleri ve ülkeleri için kullandığı ‘Deutchs’ sözcüğü. Pennyslvania Amishlerinin konuştuğu Almancaya ‘Pennsylvania Dutch’ demeleri bu açıdan bakınca çok da tuhaf kaçmıyor.

Felemenk nedir?

Felemenk, Hollanda ve Belçika ahalisine ve diline bizim tarihte verdiğimiz isim. İngilizcede ‘Flemish’ diye anılıyorlar. Bugünkü Türkçe’de Flaman ve Flamanca dediğimizde, Dutch dilinin hafif farklı bir lehçesini konuşan Belçika nüfusunun yarısını kast ediyoruz.

Hollanda ve Nederland arasındaki fark ne?

Hollanda, ‘Holt Land (Ormanlık ülke)’ ifadesinden geliyor. Ancak Felemenk halkının ‘Hollanda’ dediği ile bizim ‘Hollanda’mız da aslında aynı yer değil. Hollanda’da ‘Hollanda’ derseniz, ülkenin kuzeybatı bölgesini kast etmiş olursunuz, ülkenin tamamını değil.

Başkenti ‘Haarlem’ olan Kuzey Hollanda ve başkenti Lahey (Hague) olan güney Hollanda, bu ülkeyi oluşturan 12 vilayetten sadece ikisi. Ülkenin tamamının adı ise ‘Nederland (Rakımı Düşük Ülke)’. Bu adlandırma, ülke karasının önemli bir kısmı deniz seviyesinden aşağıda olduğu için oluşmuş.

Hollanda’nın yönetim şekli ne?

Hollanda bir krallık. 1848’den beri sembolik bir kraliyet ailesinin devlet başkanlığında parlamenter demokrasi olarak yönetiliyor. Kralın en önemli yetkisi, hükümetin kuruluşunda imza yetkisi. Ancak bu yetkisini de parlamento çoğunluğunun aleyhine kullanamıyor. Daha çok Hollanda’nın birliğinin ve kültürünün sembolü olarak bir tavsiye makamı konumunda. Mevcut Hollanda kralı Willem-Alexander. Onun veliahtı ise Turuncu Handenalık Prensesi Catharina-Amalia.

Hollanda Cumhuriyeti nedir?

Hollanda 17’nci yüzyıldan itibaren yaklaşık 200 yıl Avrupa’nın en zengin devletiydi. Ve bu sürede adı Birleşik Hollanda Cumhuriyetiydi. 15’nci yüzyılda Rönesans başladığında Floransa Avrupa’nın ticaret ve yeni fikirlerinin merkeziydi. Ancak, reformasyona karşı radikal tepki ve Galileo’nun yargılanması bilim insanları, sanatçılar ve tüccarları, İtalya ve İberya yarımadaları dışında daha liberal bir ortam aramaya sevk etti. Hollanda kısa sürede, bilimsel devrim, rönesans ve keşifler çağının bu yaratıcı enerjisini kendi coğrafyasına çekti. Hollanda Cumhuriyeti kısa sürede Avrupa kıtasının parıldıyan yıldızına dönüştü.

17’nci yüzyıldan 18’nci yüzyılın ilk dönemine kadar Hollanda, Avrupa’nın en zengin ve bilimsel açıdan en gelişmiş ülkesi oldu. Rembrandt, Vermeer, Rubens gibi isimler sanatta, Hugo Grotius gibi hukukçular uluslararası hukukta, Fransa kökenli olduğu halde Hollanda Cumhuriyetinde yaşamayı tercih eden Descartes, Portekiz kökenli Spinoza, Erasmus ve diğer bazı isimler düşünce dünyasında Avrupa düşüncesini yeni ufuklara taşıdı. Felsefi ve bilimsel kitap yayıncılığında adeta patlama yaşandı. Mezhep savaşları nedeniyle birçok Avrupa ülkesinde basımı sakıncalı kitaplar, Hollanda’nın özgür ortamında basılıyor daha sonra diğer ülkelere gizlice taşınıyordu.

Hollanda Doğu Hindistan Şirketi nedir?

17’nci yüzyılda Amsterdam ve Rotterdam limanlarında binlerce gemi demirliydi. Hollanda’nın dünyanın bütün denizlerinde olaşan 10 bin civarında ticaret gemisi vardı. Hollanda limanlarına dünyanın her yerinden egzotik mal ve ürünler taşınıyordu. 1602 yılında dünyanın ilk borsası Amsterdam’da açıldı. Aynı zamanda dünyada hisselerini satan ilk şirket de olan Dutch East India Company (VOC) bütün bu zenginliğin ana itici gücü oldu. Dünyanın ilk küresel şirketi olarak kabul ediliyor. Şirketin 150 ticari, 40 dev savaş gemisi, 10 bin kişilik de özel ordusu vardı. Bir dönem küresel baharat arzını tekelinde tuttu. Dünyanın her yerinde ticari faaliyet yürüten  VOC, Kuzey Amerika’da adı daha sonra New York diye değiştirilecek New Amsterdam adlı bir kent kurdu. Yüzlerce adadan oluşan coğrafyayı Endonezya adıyla ortak bir koloniye dönüştürdü.

Osmanlılarla ile ilişkileri nasıldı?

Türkiye’nin Hollanda ile yaklaşık 5 asırdır süren bir dostluğu var. Bu dostluk ilişkisinin kurulmasının en önemli nedeni Osmanlılar ile Felemenklerin düşmanlarının ortak olmasıydı: İspanyollar.

İnebahtı Deniz Savaşında İspanyollara karşı ağır bir mağlubiyet yaşayan Osmanlı, sonraki yıllarda bütün Osmanlı limanlarını, İspanyolların düşmanları Hollanda gemilerine açtı ve 17’nci yüzyılda büyük ticari imtiyazlar tanıdı.

Öyle ki Hollandalı protestan korsanların (Geuzen) rozetleri hilâl şeklindeydi ve üzerine “Papa taraftarı olmaktansa Türk olmak” ibaresi yazılıydı.

Felemenk Cumhuriyetine ne oldu?

Kraliyetçi Oranjistler (Prinsgezinden) ile Cumhuriyetçiler (Staatsgezinden) arasında yaklaşık 150 yıl süren çekişme, gerçek bir cumhuriyete dönüşmek isteyenlerin Napolyon’un da yardımıyla 1795’te Oranje-Nassau prensini devirip Batavya Cumhuriyeti adıyla bir devlet kurmasına kadar sürdü. Ancak bu cumhuriyetin de ömrü uzun sürmedi ve Napolyon’un yenilgisiyle monarşistler yeniden güçlendi ve 1815 yılında bugünkü Belçika ve Lüxemburg’u da kapsayan Hollanda Birleşik Krallığı ilan edildi. 1839’da Belçika ve 1890 yılında Lüksemburg bu krallıktan ayrılarak ayrı bir devlet oldular. Bu üç ülke günümüzde Benelux ülkeleri olarak anılıyor.

Hollanda 1848’den beri sembolik bir kraliyet ailesinin devlet başkanlığında parlamenter demokrasi olarak yönetiliyor. Birinci Dünya Savaşında tarafsız kaldılar. İkinci Dünya Savaşı sırasında ise Nazi işgaline uğradıkları için savaşa katıldılar. Hollanda krallığına bağlı Endonezya, önce Japon işgaline uğradı ardından 1945 yılında bağımsızlığını ilan etti. Güney Amerika’daki Surinam ise 1975 yılında bağımsızlığını kazandı.

Günümüzde Hollanda’nın durumu nasıl?

Hollanda bugün de dünyanın en zengin ülkelerinden biri konumunda. Zenginliğinin çok büyük bölümü ise ihracattan kaynaklanıyor. 17 milyon nüfuslu ülke halen dünyanın en büyük 17’nci ekonomisi ve en büyük 10 ihracatçı ülkesinden biri. Unilever, Heineken, KLM, Shell, Philips, ING gibi global şirketlere sahip. Rotterdam limanı Avrupa’nın en işlek limanı. BM’nin en yaşanılabilir ülkeler ve en mutlu ülkeler endekslerinde ilk 10 arasına giriyor.

Hollanda tarımda neden bu kadar başarılı?

Hollanda, toprak genişliği olarak çokça örnek verildiği gibi Konya ilinin yüzölçümü ile aynı; 41 bin kilometrekare. Ancak bu sınırlı alanda müthiş bir tarımsal üretim başarısı sergileniyor. Hollanda işgücünün yüzde 4’ü tarım alanında istihdam ediliyor ama ülke ihracatının yüzde 21’ini tarım ihracatı oluşturuyor. ABD’den sonra dünyanın en büyük tarım ihracatçısı konumunda. Dünyadaki domates ihracatının dörtte birini, dünyadaki elma ihracatının beşte birini, salatalık ve biber ticaretinin üçte birini gerçekleştiriyor. Bunun yanı sıra dünya çiçek ihracatının yaklaşık üçte ikisini tek başına gerçekleştiriyor. Hollanda’da küçük tarım çiftlikleri ve tarım üreticileri, devletin özel korumasına ve desteğine sahip. Bu da tarımsal üretimin kuşaktan kuşağa geçmesine neden oluyor. 1950’lerden – 1980’li yıllara kadar, tarımsal üretim yapanların, eğitimi, modernizasyonu, yeni teknolojiler ile tanıştırılması, tarımsal üretim araştırmaları özel olarak desteklendi. Tarım üreticilerinin kurdukları özel birlikler ve sivil toplum kuruluşları tarım politikalarının belirlenmesinde temel belirleyici güç oldu. Tarım sektöründe oldukça güçlü bir sendikal faaliyet var ve bu, tarımda nitelikli işgücü tutmaya hizmet etti. Devlet ise, tarım üreticilerine teknolojik yatırımlar konusunda teşvik ve kredi olanağı sağladı. Özellikle ülkenin yoksul kırsal kesimlerinin nitelikli ve yüksek tarım üretiminde, gelişmiş bölgeleri yakalaması sağlandı.

Hollanda ineği konusu nedir?

Hollanda, et ve besi hayvancılığında da oldukça dikkat çekici bir başarıya sahip. Ülkenin kuzey kesimindeki Frizya’daki yüzyıllar boyunca bu bölgeye başka sığır ırkı sokmadan Hollanda damızlık ineklerinin saflığı korunarak bugüne gelmiştir. Bütün dünyada meşhur Hollanda friz ineğinin ırkının korumasına özel bir önem veren Hollanda ineklerine daha doğumunda kimlik veriliyor. Yaklaşık 4 milyon ineğin, hangi çiftlikte doğduğu, hangi inekten doğduğu, hangi besinlerle beslendiğine ilişkin her türlü kimlik kaydı (Voedselketeninformatie) özenle tutuluyor.

Hollanda’nın bugünkü sosyal yapısı nedir?

Hollanda nüfusunun yüzde 80’ini etnik Hollandalılar oluşturuyor. Nüfus büyüklüğüne göre sırasıyla, Endonezyalılar, Almanlar, Türkler, Surinamlılar, Faslılar ve Karayipliler, Hollanda nüfusunu oluşturan diğer önemli etnik gruplar.

Hollanda, dünyanın en yüksek boy ortalamasına sahip ülkesi aynı zamanda. Erkeklerde boy ortalaması 1,81 metre ve kadınlarda ise 1.67 metre.

Hollanda, Avrupa standartlarının bile üzerinde bir liberal toplumsal yapıya sahip. 2001 yılında dünyada eşcinsel evliliği resmen tanıyan ilk ülke oldu. Dünya Basın Özgürlüğü endeksinde ikinci sırada yer alıyor.

***
AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter’dan takip edebilirsiniz