Skip to content
Menu

İşte ‘Christmas’ı icat eden yazar

Charles-Dickens

AMERİKA BÜLTENİ (28 Aralık 2012)

Her yerde ‘Noel Baba’lar, süslenmiş sokaklar, evler, dükkanlar, hindili sofralar, şarkılar, hediyeler… Çoğumuz bunları yüz yıllardır süren bir geleneğin yansıması gibi görüyoruz. Oysa, ABD ve Avrupa’daki kiliseler yüzyıllarca ‘Christmas (Noel)’ kutlamasını ”pagan adeti” olarak gördükleri için şiddetle karşıydı. Hatta zaman zaman yasaklandığı da oldu. Romalıların 25 Aralık’ta güneşin oğlu Mithra adına festival düzenlemesi nedeniyle, Püriten Hristiyanlar, aynı gün yapılan ‘Christmas’a çok sıcak bakmıyordu. Örneğin 1820’lerde bile yazar Leigh Hunt, Christmas’tan ‘’bahsetmesi tehlikeli gün’’ diye söz ediyordu.

Peki ne oldu da, Christmas, 19’ncu yüzyılın ortasında aniden popülerleşerek kitlesel ve meşru bir kutlamaya dönüştü? Bir yazar sayesinde. Oliver Twist’ten Great Expectations’a kadar birçok klasik romanın yazarı olan İngiliz romancı Charles Dickens, bir tek yazarın toplumların yaşamında nasıl büyük izler bırakabileceğinin göstergelerinden biri oldu.

Henüz 31 yaşındayken, her ne kadar The Pickwick Papers gibi birkaç  popüler kitabın yazarı da olsa Charles Dickens için herşey karanlıktı. Bütün genç şöhretler gibi har vurup harman savurmuş ve elde avuçta birşey kalmamıştı. Birkaç başarılı kitaptan sonra sanki ilham da kesilmiş iyi şeyler yazamaz olmuştu. Çocukluğunda borçları nedeniyle babasının hapse girişinin ruhunda silinmeyen travması korkusunu daha da derinleştiriyordu. Evliliği de tehlikedeydi. İşte ‘Christmas mucizesi’ böyle bir ortamda gerçekleşti.

5 Ekim 1843 akşamı bir konuşmadan çıktıktan sonra, o günlerde sanayi devriminin kalbi olan ve  işçi sınıfının doğduğu Manchester’ın karanlık sokaklarında yürümeye başladı. Bu yürüyüş sırasında bir anda aklına bir Christmas öyküsü yazmak geldi. Acele edip Aralık ayından öncesine yetiştirebilirse belki 1000 pound bile kazanabilirdi. Les Standiford’un The Man Who Invented Christmas kitabında aktardığına göre, 6 hafta içinde bugün İngilizce’nin ve Batı edebiyatının klasiklerinden biri olan ‘Christmas Carol’ adlı kısa romanı bitirdi.

Cimri patron Ebenezer Scrooge, onun yoksul çalışanı Bob Cratchit’in sevimli ailesi ve Scrooge’un moral dönüşümünün hikayesi büyük ilgi gördü. 20’nci yüzyıla girilirken İncil’den sonra dünyada en çok okunan kitap haline gelmişti bile.

1843 İngiltere’sinde ne Noel ağacı, ne hindili sofralar, ne hediyeleşmeler, ne gece yarısı ayinleri, ne tebrik kartı vardı. Hristiyanlarn çoğu Christmas’ı bir pagan adeti olarak görüyordu.

‘Christmas Carol’ bütün batıda Christmas’a bakışı değiştirdiği gibi, tasvir ettiği sahnelerle bugünkü Christmas kutlamalarını şekillendirdi. Her ne kadar yazının girişindeki kutlama unsurlarının hepsi kitapta yer almasa da, olmayanlara giden yolu da bu kitap açtı. Gerçi, Boston Üniversitesi İngiliz Edebiyatı profesörü ve Dickens uzmanı Natalie McKnigh, yakın zaman önce yaptığı bazı araştırmalarda, Dickens’in bu kitabı yazarken, 1 yıl önceki Boston ziyaretinde gittiği bir iplik fabrikasında çalışan kadınların hazırladığı Lowell Offering adlı amatör bir bültendeki öykülerden fena halde esinlendiğini de belirledi.

Ne olursa olsun, sonuçta Christmas’ı yeniden icat eden adam olan Dickens’e bu yüzden birçok eleştirmen ‘Father of Christmas (Noelin Babası)’ diyor. Bazıları da, Dickens’in Noel’e yüklediği ”yardımlaşma, paylaşma” özellikleriyle ‘İsa’nın doğumu’ kutlamasına seküler bir boyut getirdiğine de dikkat çekiyor.

Yalnız Dickens açısından kitap ilk başta ironik bir başarısızlık oldu. Tamamen borçlarını ödeyebilmek ve bunun için gerekli 1000 poundu kazanabilmek için bu kitabı yazan Dickens, baskı masraflarını hesaba katmadığı için ilk baskıdan sadece 100 pound kazanabildi.

‘’Bu kadar büyük bir başarının kendi maddi durumu açısından hayal kırıklığını’’ paylaştı sonradan Dickens… Öyle ki kitap daha ikinci ayında birçok yerde tiyatro oyunu olarak sahnelenecek kadar ünlenmişti. Ancak o yıllarda telif yasaları olmadığı için Dickens bunlardan hiç para kazanamadı.

Fakat sonuçta İngiltere dışına taşan ölümsüz bir şöhretin sahibi oldu. “David Copperfield’i yazdı. Mark Twain hayatında ilk kez bir kızı, Amerika’ya ziyarete gelen Dickens’in ‘Christmas Carol okumasına’ davet ederek dışarı çıkardı. Birlikte Dickens’i dinlediler. O kız sonradan karısı oldu.

ABD’de Christmas’ı resmi tatil ilan eden ilk eyalet Alabama olmuştu. Nihayet 1870 yılında ABD Başkanı Ulysses S. Grant, Noel’i federal bayram ve tatil ilan etti.

Bugünlerde her yerde duyduğunuz en popüler 10 Noel şarkısı