Skip to content
Menu

ABD’de kiliselerde siyaset yapma yasağı getiren yasa şimdilik kurtuldu

ABD’de kiliselere politik yapma yolunu kapatan yasal düzenleme, Senato lideri olduğu 1954’te düzenlemenin hazırlayıcısı olduğu için ABD eski başkanlarından Lyndon Johnson’un adıyla anılıyor.

AMERİKA BÜLTENİ (19 Aralık 2017)

Donald Trump’ın aşırı dinci kesime en önemli seçim vaatlerinden biri ABD’de kiliselerde siyaset yapma yasağı getiren ‘Johnson Amendment‘ adlı yasayı kaldırmaktı. Trump’ın vaadi kapsamında, ABD Kongresi gündemindeki vergi kesintisi yasasına eklenen bir madde ile, kiliselere politika yapmaları halinde bile vergi muafiyetini kaybetmeme olanağı getiriliyordu. Ancak Senato’da Demokratların ve birkaç ılımlı Cumhuriyetçinin bastırmasıyla, bu madde vergi yasasından çıkarıldı.

ABD’nin eski başkanlarından Lyndon Johnson’ın Senato çoğunluk grubu lideri olduğu 1954 yılında hazırladığı ve bundan dolayı da onun adıyla anılan yasa, ‘’501(c)(3)’’ statüsündeki kar amacı gütmeyen organizasyonlara, yani, kiliselere, üniversitelere, vakıflara, spor kulüplerine vs, eğer vergi muafiyetinden yararlanmaya devam etmek istiyorlarsa her hangi bir seçimde, bir partiyi veya adayı destekleme veya eleştirme yasağı getiriyor. Kilise vaazlarına politik içerikli vaaz verilemiyor veya kilise içinde ve yakın çevresinde broşür dağıtmak gibi propaganda faaliyetleri icra edilemiyor. Bu organizasyonlar için vergi muafiyetinin asıl karlı yanı, sadece kendilerinin vergiden kurtulması değil, bu kurumlara yapılan bağışların da bağışçıların vergisinden düşmesi nedeniyle bu organizasyonlara bağışı teşvik etmesi.

Donald Trump’ın 2016 seçim kampanyası boyunca sözcülüğünü yaptığı ve aşırı muhafazakar kesimlerde yaygın görüş ise bunu ‘ifade hürriyetinin kısıtlanması’ olarak görüyor. Donald Trump, Şubat ayında katıldığı ‘Ulusal Dua Kahvaltısı’ adlı muhafazakar konferansta, ‘’Dini cemaatler üzerindeki üzerindeki bu finansal tehdit son bulmalıdır.’’ diye konuşmuştu. ‘’Benim Hristiyanlığa en büyük katkım, bu yasağı kaldırmak olacak’’ diyen Trump o günlerde imzaladığı bir kararname ile de yasanın uygulamasında bazı değişikliklere kapı aralamış, ‘’Şimdi artık kimse politik vaazlarından dolayı bir vaizi veya kiliseyi hedef alamayacak’’ beyanında bulunmuştu.

Ana akım kiliseler ve Amerikan kamuoyunun büyük bölümü ise, yasağı, kiliselerin toplumdaki kutuplaşmanın tarafı olmaktan alıkoyarak, müessesenin saygınlığını koruduğu gerekçesiyle destekliyor. Bu çevrelere göre yasak kalkarsa, kiliseler, mabet olmaktan çıkıp birer ‘politik eylem komitesine (PAC)’ dönüşecek.

AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan takip edebilirsiniz veya Facebook‘tan takip edebilirsiniz

Amerikan laikliği ve Trump