AMERİKA BÜLTENİ (23 Ocak 2018)
Bugün Hindistan Başbakanı Narendra Modi’nin açış konuşmasıyla başlayan 2018 Dünya Ekonomi Forumu, değişik oturumlarda farklı konularda çarpıcı söyleşi ve konuşmalara sahne oluyor. İşte İsviçre’nin Davos kentinde devam eden forumda bugünkü dikkat çeken bazı konuşmalardan başlıklar:
“Facebook, 20 yıl içinde tarih olacak”
Massachusetts Teknoloji Enstitüsü ekonomistlerinden David Autor, Facebook gibi bugünün bazı teknoloji devlerinin, geçmiş çağlarda bir sektör oluştuğunda ona hükmeden dev şirketlerin yaşadığı akıbeti yaşayacağı öngörüsünü dile getirdi.
Davos Dünya Ekonomi Forumunun bugünkü ‘Tekellerle birlikte yaşayabilir miyiz?’ başlıklı oturumunda konuşan ünlü ekonomist, internet sektöründe halen, bir şirketin rakiplerinin piyasa pastasının çok küçük bir dilimi için mücadele etmek zorunda kalmalarının avantajını yaşadıkları ‘kazanan çoğunu alır’ piyasası evresinde yaşadığımızı belirtti.
Bundan dolayı da, Amazon ve Facebook gibi firmalar organik bir büyüme içinde. Örneğin insanlar Facebook’a üye oluyor çünkü tanıdıkları insanlar Facebook’ta. Ancak bu, böylesi büyümenin sağlıklı veya uzun vadede sürdürülebilir bir büyüme olduğu anlamına gelmiyor. Daha önce de belli sektörlerde böylesi tekellerin hükümran olduğu dönemler yaşandığını kaydeden Autor, ABD’nin 19’ncu yüzyılında en büyük şirketlerini oluşturan ve her biri tekel olan demiryolu şirketlerini örnek gösterdi.
A bold prediction from David Autor, economic s prof at MIT, at #Davos2018 on digital monopolies: “I would guess Facebook would be almost non existent 20 yrs from now”. Let’s hope so
— jeremy warner (@JeremyWarnerUK) January 23, 2018
Autor, Facebook’un da en fazla 20 yıl içinde tarih olacağı öngörüsünde de bulundu.
Kızılhaç başkanı: 2018 insani krizlere gebe
Kızılhaç Uluslararası Komite Başkanı Peter Maurer, Davos’ta katıldığı bir toplantıda, 2018 yılının dünyanın bir çok yerinde, 2017’de Rohingya’da tanık olduğumuz türden insani krizlerine gebe olduğunu söyledi. Dünyanın bir çok bölgesinin savaş, şiddet olayları ve huzursuzluklara sürüklenmesinin büyük olasılık olduğunu belirten Maurer, halen olağanüstü halin yaşandığı Filipinler, Myanmar, Afganistan, Orta Doğu ve Afrika’nın önemli bir bölümünün, Kızıl Haç’ın oldukça ‘kırılgan’ gördüğü coğrafyalar olduğunu kaydetti ve ekledi: ‘’Ancak bunlardan hangisi yüzümüze patlayacak bilmiyoruz’’. Maurer, Davos’ta toplanan küresel elitlere, insani yardım kuruluşlarının daha fazla desteğe ihtiyacı olduğunu da hatırlattı.
Cate Blanchett: Dünya mültecileri yanlış biliyor
Oscar ödüllü Avustralyalı oyuncu ve yönetmen Cate Blanchett, sanat ve sinemanın, dünyanın bugün yüzleştiği sorunlarla ilgili tartışmaları daha sağlıklı ve yapıcı bir zemine taşımakta yardımcı olabileceğini söyledi. Ürdün’de tanıştığı bir mülteci ailesinden bahsederken gözleri olan ünlü isim, bir babanın, daha güvenlikte olacakları bir yere yürürken, yorulan evlatlarını taşımakla valizlerini taşımak arasına tercih yapmak zorunda kaldığını, elbette ki çocuklarını taşımayı tercih ettiğini ama hiçbir babanın böylesi bir tercih yapmak zorunda bırakılmaması gerektiğini ifade etti. Kalıcı çözümler bulmanın tek yolunun, daha açık düşünceli olmayı ve diğer insanları da dinlemeyi öğrenmekten geçtiğini de ekledi.
Dünyada bugün 66 milyon insanın evini 22 milyon insanın da ülkesini terk ederek mülteci durumuna düştüğünü kaydeden Blanchette, yarısını kadın ve çocukların oluşturduğu mültecilerin sadece yüzde 1’inin dünyanın gelişmiş ülkelerinde olmasına rağmen, kürede mülteci yükünden en fazla yakınanların da gelişmiş ülkeler olmasını eleştirdi. Batı dünyasında bazı medya organlarının mülteciler hakkında büyük bir yanlış bilgilendirme yaptıklarını söyleyen Blanchett, bu insanlar toplumlarımıza çok büyük katkı yapma potansiyeline rağmen, criminal veya terörist gibi gösteriliyor dedi. Ülkesi Avustralya’nın son dönemde göçmen karşıtı politikalara yönelmesinden de çok rahatsızlık duyduğunu kaydetti.
Trudeau: Cinsel eşitsizlikle mücadelede başarılı değiliz
Kanada Başbakanı Justin Trudeau, Davos’taki konuşmasında modern dünyanın eşitsizlikle mücadelede başarısız olunduğuna dikkat çekti. Politikacıların ve işdünyasının hzıla değişen dünyada vatandaşlarına ve çalışanlara eşitlik sağlamada çok başarısız olduklarını vurgulayan Trudeau, Kanada’nın dünyadaki ilk cins eşitliğine sahip kabinesine dikkat çekerek, kabinesindeki kadın bakanların, kadınlara ön yargı ile bakanların ne kadar yanıldığını ortaya koyduğunu ifade etti.
Davos topluluğunun da, dünyanın her yerinde kadınların da, iş bulmasını, işyerlerinde ücret ve kariyer olarak eşit ve adil muamele görmelerini teşvik etmesini istedi. Trudeau, kadınlara eşit çalışma olanağı sağlanmasının sadece eşit ücretten de geçmediğini, ebeveyn izni, çocuk bakımı yardımı gibi konuların da gündeme gelmesi gerektiğini söyledi. Kanada Başbakanı, kadınların kendilerine tacizde bulunan güçlü erkekleri ifşa ettiği ‘#metoo’ hareketine de işaret ederek, ‘’cinsel taciz, hükümetlerin ve çalışma hayatının sistematik bir uygulaması olmaya devam ediyor. Bu kabul edilemez. Buna artık bir dur demenin zamanı gelmiştir.’’ şeklinde konuştu.
AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan ve Facebook‘tan takip edebilirsiniz