AMERİKA BÜLTENİ (20 Haziran 2018)
Trump yönetiminin, Meksika sınırında anne ve babalarından ayırdığı binlerce çocuğu, ‘tender age shelters (küçük çocuk bakımevi)’ dediği bir tür hapishane olan mekanlara kapattığı ortaya çıktı.
Rio Grande Valley’deki çok küçük çocuklar hapishanesini ziyaret eden avukatlar ve sağlık görevlileri, hapishanenin ‘oyun salonlarındaki’ manzarayı, ‘okul öncesi çocukların büyük ruhsal krizler yaşadığı’ bir ortam olarak nitelediler.
Ailelerinden koparıldıktan sonra üç gün gözaltında kalan çocuklar daha sonra bu ‘bakımevleri’ne kapatılıyor. Kendilerine bakıcı bir aile bulunana kadar da burada tutuluyor.
AP Haber ajansının Salı gecesi yayınlamasıyla ABD’yi şok eden çocuk hapishanelerinin dördüncüsünün ise Houston’da açılmasının planlandığı bildirildi. Houston şehir yönetimi bu girişimi kınadığını ve direneceğini açıkladı. Uygulama, Birleşmiş Milletler ile ABD Kongresinin her iki partili üyelerinin de tepkisini çekiyor. Uzmanlar ise bu kadar küçük çocukların, anne ve babalarından zorla ayırılmalarının, ömür boyu kalıcı travmalara neden olacağı uyarısında bulunuyor.
Trump Yönetiminin, ‘sıfır hoşgörü’ politikasını açıkladığı Mayıs ayı başından beri 2300’den fazla göçmen çocuğu ailelerinden koparılarak yönetimin ‘küçük çocuk bakımevi’ dediği bu mekanlara hapsedildi. Kafesler arkasındaki çocuk görüntülerinin medyaya sızması sonrası ülkede büyük bir tepki dalgası da başladı.
Adalet Bakanı; “İncil, devlete ve yöneticilerine mutlak biatı öğütlüyor”
Trump yönetiminin birçok çevrece ‘zalimlik’ olarak nitelenen uygulamasına özellikle Katolik kilisesinden ve ana akım Protestan kiliselerinden de tepki yükselince Adalet Bakanı Jeff Sessions, Trump yönetiminin İncil’e uygun hareket ettiğini iddia etti:
‘’Ülkemizin yasalarını çiğneyen herkes yargıya hesabını verir. Aziz Pavlus’un İncil’de Romalılar 13’ncü bölümdeki, ‘devlet yönetimlere itaat edin çünkü tanrı onları düzeni sağlamakla görevlendirdi’ şeklindeki açık ve bilge öğüdünü hatırlatırım. Yasal süreçler ve işlemler, yasalara uyanları korur. Yasalarımızı uyguladığımız için özür dileyecek değilim’’
Beyaz ırkçısı olduğu suçlamalarıyla dolu bir geçmişe sahip Adalet Bakanı Jeff Sessinons’ın ‘Romalılar 13’ göndermesi tartışmayı daha da alevlendirdi. Çünkü, Romalılar 13, 1800’lü yıllarda, köle sahiplerinin, ‘Firari Köleler Yasası’nın uygulanmasına itiraz edenlere karşı en fazla kullandığı İncil bölümüydü.
Ancak, Hrisitiyan otoritelerin çoğu bunun çok çarpık bir bakış olduğunu ve İncil’in ilgili bölümünden ve Hristiyanların Roma imparatorluğunda yaşadığı zulümlere karşı direnişleri bağlamından koparılarak istismar edildiğini savunuyor. Jeff Sessions ve Trumpistlerin bu İncil algısının, Nazi barbarlığına bile itaat anlamına geleceğine dikkat çekiliyor. CNN’de konuşan Amerikan Katoliklerin lideri Kardinal Timothy Dolan, İncil’de Trump Yönetiminin bu politikasını meşrulaştıracak tek bir cümle bile olmadığını söyleyerek, ‘’yapılan hem zalimce hem de gayriAmerikan. Bir çocuğu annesinden ayırmak, zalimce. Bunu nerede ve hangi şartlar sebebiyle yaptığınızın hiçbir önemi yoktur’’ dedi. Lutheran Göçmen ve Mülteci Hizmetleri organizasyonu başkan yardımcısı Kay Bellor da, ‘’Aklım olan biteni almıyor. Küçük çocuklar gözaltına alınıyor’’ diyerek şaşkınlığını dile getirdi.
AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan ve Facebook‘tan takip edebilirsiniz