AMERİKA BÜLTENİ (17 Mayıs 2018)
ABD Başkanı Donald Trump’ın, yakalanıp sınır dışı edilen göçmenler hakkında, ‘’Bunlar insan değil, bunlar hayvan’’ diye konuşması, tartışmalara neden oluyor.
California eyaletinin kaçak göçmenler için ‘sığınak eyalet’ statüsünde olmasına karşı şerifler ve diğer yetkilileri Beyaz Saray’da ağırladığı toplantıda Trump, ‘’Bu ülkeye yasadışı yollardan gelen veya gelmeye çalışan insanlar var. Birçoğunu durduruyoruz. Ülkeden attığımız insanların ne kadar kötü insanlar olduğuna inanamazsınız. Bunlar insan değil, hayvan. Ve biz onları daha önce görülmemiş miktarda yakalayıp ülkeden atıyoruz’’ şeklinde konuştu.
California eyaletin bazı yasaları, eyaletteki yerel kolluk yetkililerinin, kaçak göçmenler konusunda federal göçmenlik dairesi ile işbirliği yapmasını oldukça zorlaştırıyor. Bu nedenle de ‘sığınak eyalet’lerden biri olarak anılıyor.
Trump’ın sözleri ‘sığınak şehir’leri yeniden ülke gündemine taşıdı. Peki ‘sanctuary city’ nedir?
Sığınak şehirler ve federaller mücadelesi
ABD’de federal otorite ile göçmenlik konusunda işbirliği yapmayan ve şehir sakinlerinin göçmenlik statüsü hakkında bilgi paylaşmayan ve böylece kaçak göçmenlere, başka suç işlemezlerse yakalanmadan yaşam olanağı sunan kentlere ‘sığınak şehir (sanctary city)’ deniyor. Bu şehir yönetimlerinin bir numaralı endişesi göçmenlerin durumu değil, şehrin güvenliği. ‘Eğer bunu yaparsak göçmenler yerel polis ve otorite ile her türlü temastan korkar. Göçmenler tanık veya, mağduru oldukları suçları şehir polisine bildirmediğinde kentin güvenliği daha büyük risk altına girer’ gerekçesi en önemli dayanakları.
San Francisco gibi bazı şehirler ise, kaçak göçmen olduğunu öğrendikleri kişi suç işlese bile federal göçmenlik otoritelerini ilgili kişi hakkında bilgilendirmiyor.
Diğer sığınak şehirlerin çoğunluğu ise yerel polise her hangi bir şehir sakinine göçmenlik statüsü hakkında soru sorma yetkisini çok sınırlı durumlara indirgiyor veya federal otoritelerini her hangi bir dosyaya irtibatlandırmayı güçleştiriyor. Ancak zanlı hakkında belli suçlamalar varsa federal otorite haberdar ediliyor.
Yine bu şehirlerin çoğunluğunda, kaçak göçmenler de yakalanma korkusu olmadan, ‘şehir kimlik kartı’ edinebiliyor, şehir vergilerini ödüyor, bağışlara veya gönüllü faaliyetlere katılarak toplumun parçası olabiliyor.
Örneğin bu şehirlerde yerel polis, ehliyetsiz araba kullanırken yakaladığı ve bundan dolayı hapis veya para cezasına çarptırılan kişinin kaçak göçmen olduğunu öğrense bile cezasını çektikten veya ödedikten sonra bu kişinin gitmesine izin veriyor. Federal göçmenlik bürosuna teslim etmiyor.
ABD genelinde New York, Los Angeles, San Francisco ve Houston gibi büyük şehirler de dahil olmak 60 kadar ‘sığınak şehir’ var. Bu şehirlerin birçoğun belediye başkanları, kriminal suç işlemeyen bütün şehir sakinlerini Trump yönetiminin politikalarına karşı koruyacaklarını ilan etmiş durumda.
Tartışma, Trump’ın başkanlığı devralmasından sonra ‘sığınak şehirliği’ bitireceğiz açıklamasıyla alevlenmişti. Seattle Belediye Başkanı, ”Kimse bizden komşularımızı devlete ispiyonlayan insanlar olmamızı beklemesin” diyerek Trump yönetiminin baskısına direneceklerini açıklamıştı. Los Angeles Polis Departmanı (LADP) yapılan açıklamada da, ”göçmenlik mevzularına hiç karışmamak uzun yıllardır süren bir geleneğimiz ve buna bağlı kalacağız” açıklamasına bulunmuştu.
ABD Adalet Bakanı Jeff Sessions, geçtiğimiz Mart ayında, California eyaletinin ‘sığınak şehir’ yasalarının bazılarının özellikle federal göçmenlik otoritelerini engelleme niyetiyle çıkarıldığı gerekçesiyle federal mahkemede California eyaleti aleyhine dava açmıştı.
Öte yandan Trump ve destekçilerinin sığınak şehirlerin birer ‘suçlu cenneti’ olduğu yolundaki propagandası da gerçeği yansıtmıyor. Sığınak şehirler, ‘göçmenlik’ statüsünü tek başına bir takip konusu yapmıyor. Kriminal suçlar konusunda ise bir çok şehirden daha sıkı uygulamaya sahipler. Federal göçmenlik dairesinin bir kişinin, başka hiçbir suçu olmaksızın sırf kaçak göçmen olduğu için tutuklanıp kendilerine iade edilmesi isteğini kabul etmiyorlar. Ancak federal otoritelerin diğer kriminal zanlı taleplerinde tam işbirliği yapıyorlar.
Sığınak şehirler, şehir bütçesini, kaçak göçmen göçmenlerin tespit edilip, yakalanıp, hapiste tutulup sonra da sınır dışı edilmesi masraflarında kullanmayı reddediyor. Dolayısıyla bir sığınak şehirde yaşayan kaçak göçmen, trafik cezası yediği zaman mahkemeye gitmekten veya bir suçun mağduru olduğunda şikayette bulunmaktan çekinmiyor.
AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan ve Facebook‘tan takip edebilirsiniz