AMERİKA BÜLTENİ (24 Mayıs 2018)
New York federal bölge mahkemesi, ABD Başkanı Donald Trump’ın Twitter’da politik görüşleri nedeniyle kimsenin kendisini takip etmesini ve paylaşımlarının altına yorum yazmasını engelleyemeyeceğine hükmetti.
Manhattan federal bölge hakimi Naomi Reice Buchwald, ABD başkanı veya diğer kamu görevlilerinin sosyal medya paylaşımlarının altına yorum yazmanın ‘kamusal forum’ olduğunu ve bunu engellemenin ABD Anayasasınının ifade özgürlüğünü ve devletten şikayetçi olma özgürlüğünü garanti altına alan Birinci Ek Maddesine (First Amendment) aykırılık teşkil edeceğine hükmetti.
Karar, Columbia Üniversitesinin ifade özgürlüğü çalışmaları yapan Knight Enstitüsü ile bazı Twitter kullanıcılarının geçtiğimiz yıl Temmuz ayında, ABD başkanının kimsenin kendisini takibini ve paylaşımlarına yorum yazmasını engelleyemeyeceği gerekçesiyle açtığı davada alındı. Davacı Twitter kullanıcıları arasında Maryland Üniversitesi sosyoloji profesörü Philip Cohen, şarkı sözü yazarı Holly Figueroa ve Texas eyaletinde polis memuru Brandon Neely gibi isimler var.
Üzerinde ‘’Kifayetsiz ve Yolsuz bir Otoriter’’ yazılı bir Trump fotoğrafı paylaştığı için Donald Trump tarafından Twitter’da engellenen Philip Cohen, kararın kendisine ‘’az da olsa hala hukuk düzeninin işlediği yolunda bir umut aşıladığını’’ söyledi.
Ünlü roman yazarları Stephen King ve Anne Rice, komedyen Rosie O’Donnell, model Chrissy Teigen, aktrist Marina Sirtis ve gazi askerlerin haklarını koruma komitesi ‘VoteVets.org’ Trump’ın engellediği isimler arasında.
Mahkemede Trump yönetimini temsil eden Adalet Bakanlığı ise mahkemenin kararını temyiz edeceklerini açıkladı. Adalet Bakanlığı da, Trump’ın kendi kişisel hesabından istediği kişileri engellemesinin ‘First Amendment’ın garantisi altındaki bir hak olduğunu savunuyordu. Yargıç Buchwald ise bu görüşe katılmadı;
‘’Başkanın kişisel ifade özgürlüğü hakkını da koruyup buna duyarlı olmak zorundaysak da o bu hakkını, ABD başkanını eleştiren insanların ifade özgürlüğü hakkını çiğneyerek kullanamaz’’.
Yargıç Buchwald, Trump’ın beğenmediği görüş sahiplerini ‘sessize alarak’ onları görmekten kurtulabileceğini ancak bu eleştirilerin forumda başkalarıyla paylaşılmasını engelleyemeyeceğini kaydetti.
‘Mahkeme kararı, bütün kamu görevlilerini bağlıyor’
California Üniversitesi Hukuk Fakültesinde ifade özgürlüğü ile ilgili konularda uzman profesör Eugene Volokh, mahkeme kararının etkisinin Trump’ın takipçi bloklamasını engellemenin çok ötesinde bir hükmü olduğuna işaret ederek, ‘’Nihayetinde ülke çapındaki bütün kamu görevlileri için de geçerli olacak bir hüküm bu’’ değerlendirmesinde bulundu.
Duke Üniversitesi anayasa hukuku profesörü Stuart Benjamin ise mahkemenin Trump’ın Twitter hesabını ‘kamusal forum’ olarak görmesine katılmadığını söyledi. Benjamin, kararın üst mahkemeden döneceğini düşündüğünü kaydetti.
Bölge yargıcı Buchwald, Trump’a engellediği kişilere engeli hemen kaldırmasına ise hükmetmedi. Yargıç, Trump’ın mahkemenin verdiği karar ışığında engelleri kendiliğinden kaldıracağına inandığı için bunu hükme ekleme gereği duymadığını söyledi. Davacı Profesör Cohen ise, Trump’ın kendisine koyduğu engeli Çarşamba akşamı itibarı ile hala kaldırmadığını belirterek, ‘’Şahsen, daha yoğun bir yargı baskısı olmadan bunu yapacağından şüpheliyim’’ diye konuştu.
AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan ve Facebook‘tan takip edebilirsiniz