Skip to content
Menu

45 kilometre uzaktan net görüntü yakalayan fotoğraf makinesi geliştirildi

45 kilometreden görüntü elde eden yeni fotoğraf makinesinin çalışma sistemini anlatan illustrasyonlardan biri.

AMERİKA BÜLTENİ (15 Mayıs 2019)

Uzak mesafeden fotoğraf çekmenin önünde bir çok engel var. Uzak mesafelerde fotoğraf subjesinden yayılan yeterince ışık yakalamak oldukça zor. Yakalanıp görüntü elde edildiğinde bile atmosfer görüntünün kalitesini etkiliyor. Hava kirliliği veya toz net bir fotoğraf elde etmeyi zorlaştıran sebepler arasında. Bu da hava kirliliği, sis veya toz içinde kaybolmuş bir subjeyi uzaktan fotoğraflamayı mevcut fotoğraf makineleriyle neredeyse imkansız hale getiriyor. 

Ancak son yıllarda teknoloji araştırmacıları, oldukça hassas foto-dedektörler geliştirmeye başladı. Bu dedektörler o kadar hassas çalışıyor ki, 10 kilometre uzaklıktaki fotonları (ışınları) tek tek tespit edip sonra diğer fotonlarla birleştirip, görüntüyü elde edebiliyor. 

Çin’in Şanghay kentinde bulunan Bilim ve Teknoloji Üniversitesinden Zheng-Ping Li ve ekibi ise aynı teknolojiyi geliştirerek 45 kilometre uzaklıktaki bir objeyi net şekilde fotoğraflayabildi. MIT teknoloji dergisinin haberine göre, ışıklı radar teknolojisi temelli bu fotoğraf makinesi, şehirde sisli veya kirli hava içindeki birini bile aynı uzaklıktan görüntüleyebiliyor. Fotoğraf makinesi, lazer ışıklarıyla subjeyi aydınlatıp, sonra subjeden yansıyan ışınları tek tek toplayarak, görüntüyü yapay zeka temelli algoritmayla yeniden yaratmak üzerine kurulu. Üstelik yine geleneksel fotoğraf makinesi teknolojisinden farklı olarak aynı subjenin 3 boyutlu görüntüsünü de yine aynı mesafeden elde edebiliyor.

Teknolojinin avantajı ise, subjeden yansıyan fotonların, deklanşöre basıldıktan sonra belli bir sürede toplanabilmesi. Bu da makinenin, kare dışı diğer fotonları görmezden gelmesini sağlıyor. Böylece atmosferin neden olduğu görüntü kirliliği fotoğrafa yansımıyor. 

Zheng-Ping Li kullandıkları teknolojinin, birkaç yüz kilometreye kadar geliştirilebilme potansiyeli taşıdığına da dikkat çekiyor. 

Bu tür LIDAR temelli kamera teknolojisinin özellikle sürücü otomobillerin kontrolünde önemli bir aşama olabileceğine dikkat çekiliyor. Bu tür otomobiller, yayaların ve diğer araçların hareketlerini kaydeden kameranın yönlendirmesine bağımlı. Ancak, bu kameralar, hava kirliliği ve diğer atmosferik engellerde çalışmıyordu. Bir çok büyük otomobil firması, yakın gelecekte, kentlerde, bu tür otonom taksi filoları kurmayı hedefliyor. Böylesi bir sistemin, bireysel otomobil sahipliğine ihtiyacı ortadan kaldıracağı ve böylece hava kirliliğini de önemli oranda azaltacağı öngörülüyor.