Cumhuriyetçi Partide 3. açıkoturum: Kazananlar ve kaybedenler
AMERİKA BÜLTENİ (29 Ekim 2015)
Follow @amerikabulteni
Cumhuriyetçi Partinin 2016 başkan adaylığı için yarışan 10 Cumhuriyetçi aday, önseçimlerin başlamasına 100 günden az bir süre kala üçüncü televizyon açıkoturumda karşı karşıya geldiler. Aday adayları için tamam – devam günlerinin yaklaşmasının gerginliği de CNBC kanalının evsahipliğindeki açıkoturuma yansıdı. Donald Trump etrafındaki bir sahne şovunu andıran önceki iki açıkoturumun aksine bu kez aday adayları birbirlerini doğrudan suçlayan söylemlere de girdi.
İşte Amerikalı politik analistlerin çoğunluğunun görüşüne göre gecenin kazananları ve kaybedenleri:
GECENİN KAZANANLARI
Marco Rubio
Genç Florida senatörü Marco Rubio, gecede özellikle, politikada yolunu açanlardan biri olan eski Florida Valisi Jeb Bush ve diğer adaylara açıktan yüklenerek, daha üst düzey profilli mücadelelerin adamı haline geldiği izlenimini pekiştirdi. Jeb Bush’un, Senato’daki oylamalara katılımındaki düşüklüğünü eleştirmesi üzerine Rubio, ‘’Bundan şu anda yakınmanın nedeni, aynı pozisyon için aday olmamız. Danışmanların seni bana saldırırsan kazanacağın konusunda ikna etmiş. Ben Vali Bush’a karşı aday değilim. Ben bu sahnedeki kimseye karşı aday değilim. Ben ABD başkanı olmak için adayım’’ şeklinde bir çıkış yaptı. Bu çıkışı beklemeyen Jeb Bush’u açığa düşürdü.
Rubio’nın oklarından Demokrat Parti, ana akım medya da nasibini aldı. Donald Trump politika dışı unsurların, adaylık yarışını etkilemesini eleştirirken Rubio, Trump’ın rüzgarını da çalarak araya girdi ve ‘’Bu ülkedeki en büyük süper PAC’a(politik aksiyon komitesi) Demokrat Part sahip. Bu PAC’ın adı ana akım medya.’’ dedi.
Kübalı bir mülteci çocuğu olan Rubio, kendi kişisel başarısını da, politik, ekonomik sorunlara çözüm bulmada bir referans olarak kullandı.
Ted Cruz
Parti tabanındaki evanjelik Hristiyanların ve Çay Partisinin en fazla sempati duyduğu aday olan Ted Cruz, adaylık yarışının başından beri en parlak gününü yaşadı. Aşırı görüşleri ve katı tutumuyla bilinenen Texas Senatörünün, ‘en büyük zaafınızın ne olduğunu düşünüyorsunuz?’ şeklindeki ilk soruya alaycı bir tebessümle, ‘çok uzlaşmacı ve iyi geçinilir bir insan olmak’ şeklindeki yanıtıyla aşırı sağın kalbini bir kez daha fethetti. Salonu dolduran binlerce Cumhuriyetçi ile sağın bütün yelpazelerinin ortak düşmanı ana akım medyayı o da hedef tahtasına oturttu ve büyük alkış topladı. Atışa, açıkoturumu düzenleyen CNBC’nin moderatörleri ile başladı: ‘’Bu sahnedeki adaylara sorulan sorular, Amerikan halkının medyaya neden güvenmediğinin göstergesi. Bu bir kafes dövüşü değil. Şu sorulara bakın: Donald Trump, çizgi romanlardaki kötü adam mısın? Ben Carson matematik biliyor musun? John Kasich burdaki iki kişiyi aşağılar mısın? Marco Rubio neden Senato’dan istifa etmiyorsun? Jeb Bush, anketlerde neden oyların düşüyor?’ Halkı gerçekten ilgilendiren konularda soru sormaya ne dersiniz?’’
Moderatörün söze girmesine izin vermeden yaylım ateşine etti:
‘’Moderatörlerin hanginiz daha akıllı ve daha güzel görünümlü tadında sorular sorduğu Demokrat Parti açıkoturumlarından farklı olarak, bu sahnedeki her kişi, Demokrat Parti açıkoturumunun katılımcılandan daha deneyimli, daha sağduyulu daha fazla yeni fikre sahip. Demokrat Parti açıkoturumu bolşeviklerle menşeviklerin tartışması.’’
Cruz’un bir taşla iki kuş vurduğu çıkışıydı bu. Hem bütün sağın ortak düşmanı olan ‘medya’yı aşağılamıştı hem de sahndeki diğer rakiplerinin tamamını kendisini desteklemek durumunda bırakmıştı. Cruz’un bu performansının karşılığını ilk anketlerde alması şaşırtıcı olmaz.
John Kasich
Ohio Valisi John Kasich, ‘En zayıf yanınızın ne olduğunu düşünüyorsunuz?’ şeklindeki gecenin ilk sorusuna yanıt verme zahmetine bile girmeden, Cumhuriyetçi Parti anketlerinin ilk iki sırasını hiçbir politik deneyimi olmayanların (Trump ve Carson) oluşturmasına yüklendi:
‘’En büyük endişem, parti olarak adaylığı beceremeyecek insanları seçmenin kıyısında olmamız. Medicare ve Medicaid’i (ABD’nin en büyük sosyal güvenlik programları) ortadan kaldırıp, yaşlılarımızı bu soğuğta kapı önüne koymamızı savunanları görüyorum. 11 milyon insanı kaçak göçmen oldukları gerekçesiyle ülkeden sınırdışı edip aileleri bölmeyi savunanları görüyorum. Çocuklarımızı bugünkünden bile büyük bir yükün altına sokacak vergi oyunlarını savunanları görüyorum.’’
New Jersey Valisi Chris Christie, Florida eski Valisi Jeb Bush, Florida Senatörü Marco Rubio ile beraber partinin ılımlı ve merkez kanadını kazanmaya oynayan Ohio Valisi, hem Ted Cruz, Donald Trump, Ben Carson gibi tutucu, popülist adaylara karşı en iyi alternatif ve hem de Hillary Clinton’ı yenebilecek aday olduğunu ispat stratejisini uyguladı. Kasich, gece boyunca, bazı muhafazakar adayların uygulamayı düşündüğü ekonomi politikalarını ‘fantezi’ ve ‘ülkeyi trilyonlarca dolar daha fazla borca batıracak planlar’ olarak niteledi. Ohio valisi olarak eyalet bütçesinde sağladığı dengeyi iyi pazarladı.
Donald Trump
Donald Trump belki de en etkileyici açıkoturum performansını sergiledi. İronik olarak bunu da Donald Trump olmaktan uzak durarak yaptı. Emlak ve kumarhane milyarderi, alışılmış Trump profilinin aksine ılımlı, başkanlığa hazır, sakin bir profil çizmeye çalıştı. Böylece, ‘bu psikolojide biri ABD’ye başkan olamaz’ endişesi taşıyan seçmeni etkileme konusunda bazı kazanımlar elde ettiği söylenebilir. Ancak birkaç kez de sert çıkışlar yapmayı ihmal etmedi. En net çıkışı ise, kendisini eleştiren Ohio valisi Kasich’in 2008 krizinde batan yatırım bankası Lehman Brothers’daki yöneticiliğini ve ekonomi anlayışını gündeme getirerek yaptı.
Chris Christie
New Jersey Valisi de merkezin adayı olma hedefindeydi ve bu yoldaki en büyük engeli olan Jeb Bush’a yönelik çıkışlarıyla gecede hem rakibini etkisizleştirdi hem de iyi bir tartışmacı olduğunu gösterme şansı buldu. Jeb Bush’un ‘fantasy football’ hakkında bazı düzenlemeler sözüne, ‘’Devletin fantasy football’a müdahalesini konuştuğumuza inanamıyorum. 19 trilyon dolar borcumuz var, IŞİD ve El Kaide problemimiz var, insanlarımız işsiz ve biz fantasy football konuşuyoruz’’ şeklinde çıkıştı. Christie’nin, doğru zamanlarda söze girmesi, konuşurken kameraya bakarak doğrudan seçmene hitap etmesi dersine iyi çalıştığının göstergesiydi. New Jersey Valisi, sık sık sözünü kesen moderatöre, ‘Bu soruya cevap vermemi istiyor musun? Bu yaptığın New Jersey’de bile kaba bulunur’ şeklinde çıkışarak, Amerikan popüler kültüründe New Jersey’in ‘mafyatik ve yüzeysel kültüre sahip olduğu’ imajını hatırlatan esprisiyle herkesi güldürdü.
GECENİN KAYBEDENLERİ
Jeb Bush
Bu yıl başında seçim kampanyaları oluşurken herkesin favori aday olarak gördüğü Florida eski valisi Jeb Bush, ilk iki açıkoturumdakinden bile berbat bir gece geçirerek, hakkındaki şüpheyi iyice derinleştirdi. Trump’ın, sürekli ‘Bush başkan olmak için oldukça yavaş bir insan’ olduğu yönündeki sürekli ataklarını saymasanız bile, Bush, diğer adayların sürekli söze girebilmek için fırsat kolladığı podyumda her geçen dakika bir dekora dönüşerek gözden kayboldu. Bir ara Marco Rubio’nun Senatörlük devam karnesini gündeme getirse de Rubio’nun net çıkışına ikinci karşılığı veremeyerek fiyasko yaşadı. Üstelik, rakibi Rubio’ya da çıkış yapma fırsatı sunmuş oldu. Bush ise açıkoturumdan sonra CNN’e yaptığı açıklamada, ‘’Ben ABD başkanlığına adayım. Ülkenin ‘baş eğlendiricisi’ olamaya değil…’’ şeklinde savundu performansını.
CNBC
Açıkoturum medya için de kötü bir akşamdı. Bunda sadece sağcı politikacıların geleneksel ‘medyaya sataşarak sağ seçmenin gönlünü kazanma’ çabaları rol oynamadı. CNBC moderatörlerinin tuhaf ve ilgisiz soruları asıl nedendi. Cumhuriyetçi Parti Ulusal Komite Başkanı Reince Priebus açıkoturumun hemen ardından, CNBC kanalının, moderatörlerinin performansından utanması gerektiğini söylediğinde bu görüşe pek katılmayan yoktu. Daha açıkoturumun yeni bittiği dakikalarda, ana akım medyanın sitelerinde bile ‘CNBC açıkoturumun kaybedeni’ başlıkları belirmeye başlamıştı.
Rand Paul
Kentucky Senatörü Rand Paul, liberteryan kanadın adayı olarak yarıştığı seçimde, partinin diğer kanatlarını ikna edecek bir performanstan yine çok uzaktaydı ve liberteryanlara babası Ron Paul’u yine özlettirdi.
Ne Kazanan Ne de Kaybedenler
Ben Carson
Anketlerde Donald Trump ile beraber zirvede yer almaya devam eden emekli cerrah Ben Carson gecenin en az ortaya çıkan isimlerindendi. Aslında bu tam anlamıyla dezavantaj da değildi. Böylece, adaylık kampanyasını olumsuz etkileyecek gaflardan da uzak kalmış oldu.
Carly Fiorina
Aynı zamanda tek kadın aday adayı olan Hevlett Packard teknoloji firması eski CEO’su, altı hafta önce yıldızı olduğu ilk açıkoturumdaki performansından uzaktı ama gecenin açık kaybedenleri arasında da değildi.
Mike Huckabee
Eski Arkansas valisi eski vaiz Huckabee, aslında ağzı iyi iş yapan bir aday. Ancak üçüncü açıkoturumda da dramatik bir çıkış imkanı bulamadı ve gecenin silik yüzleriden biri oldu.