AMERİKA BÜLTENİ (7 Ekim 2015)
Follow @amerikabulteni
ABD’de bir hapishanenin mahkumlarından oluşan münazara takımı, daha 1 ay önce münazarada ABD şampiyonu olan Harvard Üniversitesi münazara takımını yendi.
Bu sıradışı başarı, New York’taki Eastern Correctional Facility adlı yüksek güvenlikli hapishanenin, hapishane yakınındaki Bard College adlı üniversitedesinde öğrencilik yapan mahkumlarından oluşan münazara ekibinin ilk zaferi değil. Mahkumlar ‘münazara kulübünü’ kurdukları son iki yılda ABD’nin en önemli askeri akademisi West Point’in münazara takımını ve Vermont Üniversitesinin münazara ekibini de yendi. Hapishane ile West Point arasındaki münazara yarışması ise tekrar eden bir etkinliğe ve iki oluşum arasında ciddi bir rekabet dönüşmüş durumda.
Harvard Üniversitesi münazara ekibi ise yenildiğini Facebook sayfasında şu ifadelerle duyurdu:
‘’Bu haftasonu karşılaştığımız fenomen derecede entelektüel ve beliğ bir takıma yenilgiden duyduğumuz gururu başka hiçbir takıma karşı yenilirken hissetmemiştik.’’
Münazara yarışmasında mahkumlar, Harvard’a karşı gerçekte inanmadıkları bir pozisyonu savundular: ”Anne babası kaçak göçmen olan öğrencilerin devlet okullarına kabul edilmemesi...”. Üç öğrenciden oluşan Harvard ekibi ise bu tür öğrencilerin de devlet okullarına kabul edilmesi gerektini savundu. Tarafsız hakem komitesi, mahkumların savunmasının kazandığını açıkladı.
Bard Üniversitesi mahkum öğrenciler sorumlusu Max Kenner, sonucun gurur verici olduğunu ancak kazanmaktan çok mahkum öğrencilerinin eğitimlerinin hakkını vermesini önemli bulduklarını söyledi. Kenner’ın AP haber ajansına yaptığı açıklamaya göre tamamı erkeklerden oluşan hapishanedeki mahkumların yüzde 15’i Bard College’da öğrencilik yapıyor. Buradan mezun olanlar eğitimlerine Yale ve Columbia gibi üniversitelerde devam ediyor.
Mahkumlar, hapishanede oldukları için bütün eğitimlerini internetten mahrum olarak sadece üniversitenin sağladığı kitap ve makale gibi materyallerle gerçekleştiriyor. Kenner, ‘’Sahip oldukları imkanları en üst düzeyde kullanıyorlar’’ diyor.