AMERİKA BÜLTENİ (21 Ağustos 2016)
Follow @amerikabulteni
ABD, bugün itibarı ile Rio Yaz Olimpiyat Oyunlarının 116 madalya ile en çok madalya kazanan ülkesi konumunda. Bu nedenle de madalya törenlerinde sık sık ABD’nin milli marşı “The Star-Spangled Banner” çalıyor. Ve bazı ABD’li sporcular, ulusal marşları çalarken çoğumuzun filmlerden aşina olduğu şekilde bayrağa dönüp sağ ellerini kalplerinin üzerine koyuyor. Bazıları ise yapmıyor. Örneğin ABD’nin efsane yüzücüsü Michael Phelps, 200 metre kelebek yüzmede kazandığı altın madalya töreninde, ulusal mars çalarken, ellerini yana bıraktı ve etrafa gülmekle meşgul oldu.
Ancak bu sporcular arasında olmasa da politikacılar için hassas bir konu. Hele 2016 gibi seçim yıllarında… Örneğin, ABD Başkanı Barack Obama, Demokrat Partinin başkan adaylığı için yarıştığı günlerde 2007 Eylül ayında Iowa’daki bir parti toplantısında, ulusal mars okunurken elini kalbinin üzerinde tutmayı unutunca, platform paylaştığı rakiplerinin kampanyalarınca Amerikalılığı sorgulanmıştı. Obama adaylığında ve başkanlığı kazandıktan sonraki diğer tüm etkinliklerde ulusal mars okunduğunda elini kalbine koyacaktı. 2015 yılının Aralık ayında Las Vegas’taki açıkoturum öncesinde Donald Trump, Obama gibi ulusal marş sırasında elini kalbine koymadı. Ancak, Obama’dan daha şanslıydı. Kimse bu davranışından dolayı onun Amerikalılığını sorgulamadı.
Aslında hem Obama, hem Trump ve hem de Phelps ABD bayrak yasasına aykırı davranmış oldular. ABD Bayrak Yasasına göre, ‘Pledge of Allegiance (Bağlılık Andı)’ andı veya ulusal marş okunurken sağ el kalbin üzerine konularak selamlama yapılması zorunluluk. Ancak, Penn State Üniversitesinin olimpiyat uzmanı profesörü Mark Dyreson’ın Los Angeles Times gazetesine belirttiği gibi, bu yasa, yıllar boyunca ‘ifade özgürlüğü’ ile sık sık mahkemelerde karşı karşıya geldi ve her defasında ifade özgürlüğü geleneği kazandı. Bundan dolayı da tamamen sembolik bir yasaya dönüşmüş durumda. Dyreson’un deyişi ile, ‘ABD’de her zaman ifade özgürlüğü kazanır’.
Peki, böylesi bir selamlamanın kaynağı ne? Neden Amerikalılar ellerini kalplerine koyuyor? Ne zaman başladı bu kural? Sanıldığının aksine ABD tarihinde çok eski yıllara dayanan bir uygulama değil, İkinci Dünya Savaşı yıllarında başladı. 1942’de Bayrak Yasasının yürürlüğe girmesiyle… 1942 yılına kadar ‘Pledge of Allegiance’ sırasında, sağ el bayrağa doğru uzatılır, avuç aşağıda olacak şekilde bayrak selamlanırdı. Evet hayalinizde canlandırdığınız görüntü doğru, bu Nazilerin ve İtalyan faşistlerin selamlamasının aynısıydı. Ancak yine sanılacağı gibi Amerikalılar Nazilerden değil, Naziler ve İtalyan faşistler Amerikalılardan aldı bu selamlamayı.
Orijinal adı ‘Bellamy Salute’ olan Nazi selamlaması, Francis Bellamy’nin ‘Pledge of Allegiance’ı yazdığı 1890’larda başladı. Hristiyan sosyalist bir vaiz olan Bellamy, dönemin dergi kralı Daniel Sharp Ford’un, Güney – Kuzey iç savaşının son izlerini de kapatacak, bayrak etrafında bütünleşmeyi teşvik edecek bir ‘ant’ metni yazması talebini yerine getirdi ve Pledge of Allegiance’ı yazdı. Kristof Kolomb’un Amerika’yı keşfinin 400’ncü yıldönümü kutlamaları sırasında kamu okullarında okuma geleneği başladı. Ant, hızla yaygınlaştı ve kısa sürede ABD genelindeki bütün okullarda ve resmi törenlerde benimsendi. Ta ki 1920’lerde Avrupa’da faşizmin yükselişine kadar. Adolp Hitler’in ve Mussoli’nin destekçileri führerlerini ve liderlerini bu şekilde selamlamaya başladı. İtalyanlar selamlamanın kökeninin Roma imparatorluğu olduğunu, Naziler ise antic Alman selamlaması olduğunu iddia etseler de iki ülke için de ilham kaynağı ABD’deki bağlılık andı selamlamasıydı. Selamlama hızla faşizmle özdeşleşti ve 1936 Olimpiyat Oyunları, bu selamlamalar nedeniyle politik bir krize neden oldu.
Selamlamanın, totaliteryan geleneklerin sembolüne dönüştüğünü gören Amerikalılar, yarım yüzyıllık bu selamlamaya karşı sempatilerini yitirdiler. Ve 22 Aralık 1942’de kabul edilen Bayrak Yasası ile, bağlılık andı okunurken, sağ elin kalbin üstüne konması selamlaması getirildi. Aynı şekilde ulusal marş “The Star-Spangled Banner” okunurken de elin kalbin üstüne konması şartı getirildi. ABD’nin ulusal marşı “The Star-Spangled Banner” 1814 yılında yazıldı ancak 1931 yılında ABD’nin resmi ulusal marşı oldu.
Marş okurken elin kalbin üstüne konulması geleneği 1940’larda başladı ancak hukuksal tartışmalar sona ermedi. Öğrencilere bu andın zorla olarak okutulup okutulamayacağı mahkemelik oldu ve öğrencilerin bu andı okumaya mecbur edilemeyeceği içtihadı oluştu. Aynı şekilde yemin metninde geçen ‘Tanrı’ ifadesi de inaç ve ifade özgürlüğüne aykırılık iddiasıyla sık sık hukuk mücadelelerine konu oluyor. Bayrak Yasasında zorunluluk getirilse bile ABD’de mevcut hukuksal uygulamalarda bu iki konuda da zorunluluk uygulanmıyor.
ABD’li milliyetçiler, bu iki konu üzerinden ‘Amerikalılık’ testi yapsa da, bunlar sanıldığı gibi çok tarihi Amerikan gelenekleri değil ve ulusal her gelenek gibi sanıldığından çok daha karmaşık bir geçmişe sahip.
Follow @amerikabulteni