AMERİKA BÜLTENİ (25 Şubat 2019)
BBC’nin bir televizyon klasiğine dönüşen ‘Emret Bakanım’ dizisi ilk kez 25 Şubat 1980 günü yayınlandı. Dört sezondan sonra sona eren dizinin, 1986 – 1988 yılları arasında ‘Emret Başbakanım’ adlı devamı yapıldı. Dizi o kadar başarılı oldu ki onlarca ülkede yayınlandı bir çok ülkede yerel versiyonları yapıldı.
İşte bir televizyon klasiğine dönüşmüş diziden akılda kalan bazı replikler:
‘’Sözlerine açıklık getirmek, sözlerine açıklık getirmek için değildir; Kendisini temize çıkarmak içindir’’
***
‘’Bürokrat, basit bir fikri olağanüstü derecede karmaşıkmış gibi sunma konusunda üstün dehaya sahip olan kişidir’’
***
‘’Göreve başlayan iki tür bakan için iki koltuk vardır sayın bakanım. Birisi tek kullanımlık, oturunca katlanıp kapanan bir koltuk. Diğeri döner koltuk. Sürekli dönerek uzun süre oturabilirsin.’’
***
‘’Evrak, memurun kutsal kitabıdır’’.
***
‘’Devlet için, en iyi savunma, vergilendirmektir’’
***
‘’Halkın, devletin parasını israf ettiğimizden haberi olmaz. Bunu saklamakta ustayız’’
***
‘’Sizden doğruyu öğrenmek istemiyorum. Parlamentoya yapabileceğim bir açıklama istiyorum’’
***
‘’Birleşmiş Milletleştirme diyoruz buna… Üye sayısını ne kadar artırırsanız, tartışma sayısını da o kadar artırırsınız ve böylece heyeti işlevsiz hale getirirsiniz.’’
***
‘’Bir Bakan, asla gereğinden fazla şey bilmemeli. Gizli ajanlarımız gibi… Bakanı yakalarlarsa her şeyi öğrenebilirler?
-Kim? Teröristler mi?
-Hayır, BBC…
***
‘’Halk ne yaptığınızı bilmezse, neyi yanlış yaptığınızı da bilmez’’
***
‘’Stalin hiçbir hatıra yazmadı. Çok ketum biriydi. Hatıra kitabı çıkarırsa birilerinin okuyacağından korkuyordu’’
***
‘’Güvenlik’ kavramı, işinde başarısız bürokratın son sığınağıdır.’’
***
‘’İyi bir konuşma, doğruyu söylediğimizi ispatladığımız konuşma değil; yalan söylediğimizi kimsenin ispatlayamayacağı konuşmadır’’
***
‘’Hemen yapılmasını istiyorum!
-Ama sayın bakanım, hemen yapılması gereken şey çok zaman alır’’
***
‘’Ben anti-feminist değilim. En iyi arkadaşlarımdan bazıları kadın. Karım bir kadın.’’
***
‘’Sayın bakanım devletin kuralı şudur; sonuçta ne bulacağını başından bilmediğin hiçbir soruşturmayı başlatma’’
***
‘’Ben müfettişler bağımsız sanıyordum’’
-”Sayın bakanım ona bakarsanız trenler de tarafsız. Ama hangi yöne gideceğini belirleyen rayları biz döşüyoruz’’
***
‘’Halkı mutlu etmek bizim işimiz değil. Biz komedyen değiliz. En azından profesyonel komedyen değiliz.’’
***
‘’Sir Humprey, bakan olduktan sonra ahlaki değerlerimi ve ilkelerimi kaybetmeye başladım’’
-İnşallah sayın bakanım. Biraz daha gayret ederseniz bunu başaracağınızdan eminim. Devlet sizden bunu bekliyor.’’
***
‘’Bakanlar, gazeteler kendilerinden bahsetmezse var olduklarına inanmıyorlar.’’
***
‘’Bu küçücük bir hata sayın bakanım.
-Küçücük bir hata mı? 75 bin sterlin küçük bir hata mı? Bana o zaman büyük bir hata nasıl olur onu söyle!
-Halkın bunu öğrenmesi sayın bakanım.’’
***
‘’Politikacılar telaşı çok sever. Çünkü bir icraat yapıyormuş görünmeye ihtiyaçları var. Bir şeyler yapıyormuş görünmeyi, gerçekten bir şeyler yapmaya tercih ederler.’’
***
‘’Demokraside halkın da bunu bilme hakkı var!
-Hayır sayın bakanım. Bilmeme hakları var. Bilmek sadece suça ortaklık duygusu verir. Bilmemenin bir saygınlığı var.’’
***
‘’Sayın bakanım, bilgi edinme özgürlüğü şu ki, basına, sadece, başka bir kaynaktan zaten çok kolayca öğrenebilecekleri konularda bilgi vermek’’
***
‘’Bu ikisi arasındaki fark ne?
-‘’Konu hakkında araştırma sürüyor’ demek, dosyayı kaybettik anlamına geliyor. ‘Konunun ciddi şekilde takipçisiyiz’ demek ‘dosyayı bulmaya çalışıyoruz’ anlamına geliyor.’’
***
‘’Sir Humphrey: Halk cahil ve yönlendirilebilir bir sürü gibi.
Bakan: Beni bu halk seçti.
Sir Humphrey: … (Gülümsüyor)’’
***
‘’Bilgi Edinme Özgürlüğü yasası hakkında çalışmalar nasıl gidiyor?
-Özür dilerim, bu konuda bir bilgi vermemiz yasak.’’
***
‘’Savunma Politikamızın temeli nedir, Bernard, biliyor musun?
-İngiltere’yi savunmak.
-Hayır Bernard. İnsanları İngiltere’nin savunulduğuna inandırmak.
-Hangi insanları, Rusları mı?
-Hayır İngiliz halkını. Ruslar, İngiltere’nin savunulamaz durumda olduğunu zaten biliyor.’’
***
‘’Hükümet, bir uyum içinde çalışan bir takım değil. Birbirinin kanlısı kabilelerin gevşek bir konfederasyonudur’’
***
‘’Bana gazeteleri anlatma. Kim hangi gazeteyi okur bilirim; Daily Mirror gazetesini ülkeyi yönettiğini düşünenler okur; Guardian gazetesini ülkeyi yönetmesi gerektiğini düşünenler okur; The Times gazetesini ülkeyi gerçekte yönetenler okur; Daily Mail gazetesini ülkeyi yönetenlerin karıları okur; Financial Times gazetesini ülkenin sahipleri okur; Morning Star gazetesini ülkeyi bir başka ülkenin yönetmesi gerektiğine inananlar okur; Daily Telegraph’ı ise ülkenin bir başka ülke tarafından yönetildiğini sananlar okur.
-Peki ya The Sun gazetesi? Onu kimler okur?
-Onu, ülkeyi yönetenin kim olduğuyla, göğüsleri büyük olduğu sürece, ilgilenmeyecek kişiler okur.’’
***
‘’Yolsuzluğa göz yummanın hükümet politikası olduğunu mu söylüyorsun?
-Hayır bakanım asla. Hükümet politikası değil, hükümet icraatı.’’
AMERİKA BÜLTENİ‘ni Twitter‘dan ve Facebook‘tan takip edebilirsiniz