AMERİKA BÜLTENİ (20 Nisan 2013)
ABD Adalet Bakanlığı Boston’da sağ yakalanan maraton saldırısı zanlısı Dzhokhar Tsarnaev’e, ‘kamu güvenliği istisnası’ uygulanarak sanık haklarından yararlandırılmayacağını açıkladı. Hukuk literatürüne ‘Miranda hakları’ diye giren modern uygulamada, sanığa sorgulanmadan önce polis sorgusunda susma hakkı da dahil sahip olacağı hakları okunuyor ve avukat temin ediliyor. Washington Post gazetesinde yer alan habere göre Adalet Bakanlığı yetkilileri, ‘Kamu güvenliği’ gerekçesiyle 19 yaşındaki zanlının bu haklardan yararlandırılmayacağını ve özel bir federal sorgu ekibi tarafından gizli olarak sorguya çekileceğini belirtiyor. Adalet Bakanı’nın izniyle sahip olunan ‘kamu güvenliği istisnası’, sanıkla sadece sınırlı güvenlik görevlisinin görüşebilmesine, arama izni olmaksızın soruşturmada kullanılabilecek delillerin toplanmasına ve bunların daha sonra devlet tarafından mahkemeye sunulmasına imkan tanıyor.
Miranda hakları nedir?
Birçok polisiye diziden filmde duyduğumuz, ünlü tutuklama anı tiradı olan, “Sessiz kalma hakkına sahipsin. Söyleyeceğin herşey mahkemede aleyhine delil olarak kullanılabilir. Avukat tutma hakkın var. Paran yoksa, senin için bir avukat tutulacak. Haklarını anladın mı?” cümlesi, 1966 yılında Yüksek Mahkeme’nin Ernesto Miranda adlı bir tutuklunun Arizona eyaleti aleyhine açtığı dava sonucu verdiği içtihadın eseri. Bu içtihat, uluslararası hukuk literatürüne “Miranda hakları” şeklinde girdi ve Türk Ceza Hukuku da bunu “susma hakkı” başlığıyla kabul etti.