Skip to content
Menu

Dow Jones tüm zamanların rekorunu kırdı; Boğa piyasası nereye koşuyor?

boga-piyasa-bull-market

AMERİKA BÜLTENİ (19 Kasım 2013 – 21 Kasım 2013- GÜNCELLENDİ)

Wall Street rekora doymuyor. Hafta başında tarihinde ilk kez 16 bin sınırını eşiğini geçen Dow Jones endeksi, Perşembe günü yine tarihinde ilk kez 16 bin puanın üzerinde kapandı.

S&P 500 endeksi ise 1800 puanın üzerine çıktı. Bu yıl yatırımcılarına olağanüstü kazandıran piyasalar böylece, ABD hazine tahvillerinden yüzde 37 daha karlı yatırım araçları oldu.

Wall Street jargonunda, hisse piyasalarındaki dalgalanmalarda düşüş üstüne düşüş yaşayan piyasa  ‘ayı piyasası’ (bear market) ve yükselişteki piyasa da ‘boğa piyasası (bull market) olarak adlandırılıyor.

Ancak ‘bull market (boğa piyasası)’ denen bu durum yine de endişeyi izole etmiyor. Herkes bu yükselişin hangi duvara çarpacağı merakı içinde. Çünkü piyasalardaki yükseliş, ekonominin geri kalanında aynı hızda yaşanmıyor.

İşsizlik hala yüzde 7’nin üzerinde. Ekonomik büyüme hala uzun vadeli prejoksiyonlarının çok altında seyrediyor. Mortgage, kredi kartı ve otomotiv kredileri borçları azalsa da, öğrenci kredileri borçları ekonomiyi alt üst edebilecek potansiyel bir mayınlı alan olarak artışına devam ediyor. Yani, Wall Street hızla toparlanırken, çarşıda durum aynı değil. Peki bu böyle devam eder mi?

Bazı analistlere göre iki büyük tehdit var: Birincisi, Çin’deki emlak piyasası balonunun patlamak üzere olmasından kaynaklı olarak Çin’de talebin düşmesi. İkincisi ise FED’in tahvil alımlarını azaltma programını henüz gerçekleştirmemiş olması. Bu iki tehditle beraber ise bazı avantajlar da yaşanıyor: En önemlisi enerji fiyatlarındaki düşüş. Emlak fiyatlarının son 7 yılın en yüksek hızında artması da ayrı bir olumlu tablo.

Peki neler olabilir?

Çin’in çok büyük hızla yükselen emlak piyasası her an patlayabilir. ABD’yi de doğrudan etkiler bu tablo. İkincisi, Wall Street’te yasal borç limiti yeni bir üst sınıra ulaştı. Bu yatırımcıların alım yapabilmek için borçlandıkları anlamına geliyor. Bu da oldukça spekülatif bir aktivite. Piyasa yükselişte olduğu sürece sorun yok. Ancak iniş trendine girerse, normal bir inişi kolaylıkla çöküşe dönüştürebilir.

Bir diğer endişenin kaynağı ise teknoloji. Twitter IPO’sunun hızlı fiyat yükselişi, Forbes’tan Jesse Colombo gibi bazı analistlerin, ‘balon piyasa içinde olduğumuzu’ ilan etmelerine neden oldu.

‘’Web 2.0 irtibatlı yatırımda tam bir mania yaşanıyor. Bunun çoğu da benim hep uyardığım ABD piyasa balonunun ürünü. ABD faizleri 2008’den beri olağanüstü düşük. Bu da yatırımcıları geleneksel yatırımların dışında yatırım yapmaya zorluyor. Hisse senedi gibi riskli yatırımlara yönlendiriyor. O da yatırım değerini artırıyor’’

Snapchat gibi tek bir dolar üretimi olmayan firmaların piyasada milyarlarca dolarlık kazanç teklifi almaları da Colombo’nun ‘’piyasalar kudurmuş, böyle devam edemez’’ tezini güçlendiriyor. Peki devam etmemesi doğrudan bir ‘çöküş’le mi olur?

Piyasalardaki olumlu havanın devam edebileceğine ilişkin tezlerin dayandığı temel bir sebep var. Janet Yellen koltuğa oturmasıyla, FED’in tahvil alımlarını azaltma planını hayata geçirme ihtimalinin azalması. Yellen, kendisine hedef olarak işsizlik oranını düşürmeyi seçti. Elbette FED, Kongre gibi istihdam yaratabilen bir kurum değil. İşsizlikle mücadele FED için doğru bir savaş olmayabilir. Ancak, FED’in piyasaları ayakta tutması dolaylı bir katkı sağlar. Enflasyonun düşük ve normal seyrinde olması da FED’e işsizlikle mücadeleye katkı konusunda imkan hazırlıyor.

Yani, ABD ekonomi çevrelerinde ‘Temkinli bir iyimserlik’ olduğunu söylemek en doğrusu. Tabii ki çok çeşitli riskler var yol üzerinde. Ancak FED’in işsizlikle bugüne kadar olduğundan çok daha kararlı bir mücadelesiyle, ‘boğa’nın bir süre daha koşmaya devam edeceği tahminlerini güçlendiriyor.