Romney’e karşı muhafazakarların yeni yıldızı Rick Santorum
Cumhuriyetçi Partinin genel merkezi ve ana akım medyanın desteğine sahip Mitt Romney’e karşı, sırasıyla Donald Trump, Michele Bachmann, Rick Perry, Christ Christie, Herman Cain ve Newt Gingrich’te çıkış yolu arayan Cumhuriyetçi Parti muhafazakar tabanı, yarışın başlamasına günler kala son umut olarak Pennsylvania eski senatörü Rick Santorum’a yönelmeye başladı.
Nerdeyse 7 aydır yüzde 1-2 bandında gezinen Santorum seçime 6 gün kala yüzde 16 destekle üçüncülüğe yükseldi. Iowa’da önde gelen bazı Evanjelik isimlerin desteğini kazandı ve ilk defa seçim mitinglerine medya mensupları ve Iowalılar gelmeye başladı.
Iowa’da mücadele eden Romney dışındaki diğer 5 adayın kampanyasının da en öncelikli argümanları, ‘’Mitt Romney’e karşı kazanabilecek muhafazakar aday’’ın kendi adayları olduğu’ iddiası. Peki neden Cumhuriyetçi taban, medya tarafından ‘kaçınılmaz aday’ olarak gösterilen Romney’den hazzetmiyor.
Bunun birçok farklı sebebi var. En başta işaret edileni ise, Iowa gibi Evanjelik eyaletlerde, tabanın, Mormon inancına mensup bir aday istemediği…
Romney, tabana hakim olan korku, öfke ve paranoyayı paylaşmıyor
Ancak bundan önemli olarak Romney, parti tabanına hakim olan ‘korku ve öfkeyi’ ve bunun ürünü olan ‘paranoyak’ dünya algısını yeterince paylaşıyor gözükmüyor. Cumhuriyetçi muhafazakar tabanın, özellikle Obama’nın seçilme sürecinden sonra gerçekle bağı kopmuş bir durumda. Bütün dünyanın ‘Amerikan kültürünü’ yok etmek için ittifak halinde olduğunu düşünüp bütün dünyaya da, BM’ye de, Avrupa’ya da doğal olarak tüm İslam alemine de düşmanlık hissi duyuyorlar. Dahası, büyük çoğunluğu Hispaniklerin ‘beyaz protestan Amerika’yı bitirdiğine’ inanırken, küçümsenmeyecek bir oranı ise, ‘Amerika’nın şeriatla yönetilmeye bir adım uzaklıkta olduğu’ komplo teorisine körü körüne inanmış durumda.
Sadece cereyan ettiğine inandıkları ‘kültürel savaş’ değil, ülkenin Obama önderliğinde ‘komünizme’ götürüldüğü yönündeki ideolojik savaş kampanyalarına da kendilerini fena halde kaptırmış durumdalar. Özellikle 2008 ekonomik krizinden sonra artan regülasyon ve denetim taleplerinden sonra sıkışan bazı büyük şirketlerin parasal desteğiyle oluşan bu kampanya, Temsilciler Meclisinde, ülke ekonomisini batıran spekülatörlere dokunmayı imkansız kılacak bir sayısal çoğunluk oluşturdu. Hem yoksulluktan şikayet ediyorlar hem de yoksullaşmalarına neden olan siyasi ve ekonomik çevreleri hararetle koruyorlar. Cumhuriyetçi tabanın tavrıyla ilgili olarak düşünce kuruluşlarında politik analizden çok psikolojik analiz yayınlanması da ruh halinin bir göstergesi olsa gerek.
Bütün bu absürd hava Cumhuriyetçi Partiyi, bağımsızları da kucaklayan merkez bir parti olmaktan hızla aşırı sağ marjinal bir partiye doğru dönüştürüyor. 2008 seçiminde, ılımlı isim McCain’e karşı en şahin görüşleri savunan iki adaydan biri olan Romney’nin 2012 yarışının en ılımlı ismi olması bile Cumhuriyetçi Partinin ne kadar aşırı sağa savrulduğunun göstergesi.
Öte yandan partinin ılımlı tabanı ise, Romney’nin Obama’ya karşı kazanamayacağını düşündükleri için kendisine mesafeli davranıyor. Steve Tobak’ın CBS’te yazdığı gibi, muazzam parası olan bu adam, daha sonra Obama’nın ezip geçtiği McCain’e karşı bile kazanamışken, Obama’ya karşı hiç şansı yok düşüncesi hakim.
Santorum Iowa’da kazanırsa aslında Romney mi kazanır?
İşte böyle bir atmosferde, parti Iowa önseçimine gidiyor. Iowa’da Santorum da kazansa, Ron Paul da kazansa sonunda Mitt Romney kazanmış olacak. Çünkü Romney cephesi, Ron Paul’un Iowa’yı kazansa bile ülke genelinde Cumhuriyetçi Parti adaylığını kazanacak kadar eyalet kazanamayacağını biliyor. Paul Iowa’yı kazanırsa, Romney kaybetmiş sayılmayacak. Öte yandan Santorum kazanırsa da hala Romney kazanmış olacak. Çünkü Santorum bu zaferiyle, Perry, Bachmann ve özellikle de Gingrich’i resim dışına itmiş olacak. Ancak Santorum’un Iowa’dan sonrası için kampanya yapabilecek maddi gücü yok. Bundan sonra da yeterli kampanya bağışı toplaması imkansız. Aylardır belli bir kampanya geliri toplamış adaylar ise anketlerde kaybetmiş durumda. Iowa’daki durumlarına göre çekilmeleri gündeme gelecek. Bütün adaylar çekilirse ve Santorum yalnız kalırsa belki bir şansı olacak.
Romney adaylığı kazanırsa, Cumhuriyetçiler bölünür mü?
Bitmeyebileceğini ve ciddi sorunlar yaşanabileceğini gösteren işaretler var. Evanjelik tabanın aşırı kesimlerinin bağımsız bir adaya yönelme ihtimalleri yabana atılabilecek gibi değil. Kaldı ki Donald Trump, Mayıs, ayında Cumhuriyetçi Partinin adayının kim olduğuna bağlı olarak bağımsız aday olabileceğini açıklamış durumda. Herkes, Trump’ın, ‘Romney ya da Paul’u kastettiğini biliyor. Öte yandan Paul önderliğindeki libertaryan kanadın da parti içinde yarışı kaybederse bağımsız adaylık seçeneğine yönelebileceği belirtiliyor.
Muhafazakar bir üçüncü parti aday elbette Obama’nın yeniden seçilmesini garanti edecek. Ancak Paul etrafındaki bir üçüncü parti ittifakı Demokrat Partiyi de bölebilir.
Iowa resmin netleşmeye başlayacağı yer olmayacak. Öyle görünüyor ki Iowa büyük bilmecenin başlayacağı yer olacak.